Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Sağlık

 

Öncelikle, Etiler'den Altunizade'ye yapılması düşünülen teleferik projesini yazının başında alkışlıyorum. Şunu bir türlü anlamıyorum. Teleferik çok olağanüstü bir bütçe gerektirmeyen bir altyapı hizmeti. Ama ne gariptir, merkezi yönetim de, yerel yönetimler de bu konuyuyeni keşfetmiş gibi yaklaşıyor. Oysa ki, Türkiye'de teleferik kurulması gereken ve kurulduktan sonra fevkalade dolu / verimli / karlı olacak ne çok yerleşim yeri var. Ayrıca merkezi yönetim ve yerel yönetim otoriteleri, Bursa Uludağ teleferiğinin kurulmasından bu yana bu güzide altyapı hizmetini kendi bölgelerinde veya yörelerinde yaptırmayı akletmemişler ve akletseler bile ne hikmetse cesaret etmemişler ya da edememişlerdir.

Teleferik, Turizmin Mıknatısıdır!

Taksim – Maçka teleferiği, İzmir teleferiği, Samsun ve Ordu teleferikleri son derece faydalı, Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , ,

 

"Hıyar" veya "Hıyarağası" derse birisi size ona gülümseyerek teşekkür edin. "Yok daha neler diye çıkışmayın hemen!

Gidin bir hıyar ısırın!

Srese Karşı Hıyar Isırma Kampanyası ve Hıyar Terapisi

Bu evrende her varlığın şu ya da bu şekilde bir anlamı var. Eğer işe yarama bakımından sıralama ve karşılaştırma yapılsa eminim hıyar, insanların yüzde otuzundan daha üstte yer alır. Yüzde sekseni dersem Aziz Nesin polemiği ortaya çıkar. Bu nedenle makul yazmayı özellikle tercih ettim.

Soracaksınız şimdi: "Peki niye?

Niyesi çok. Ben sıralayayım, birer birer. Siz de sıkılmadan okuyun. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , ,

 

Kişisel Gelişimde ve Self Motivasyonda Dalga Terapisi:

Evet. Bir pazar yazısı için ağır bir konu diye düşünebilirsiniz. Haklı olabilirsiniz.

Hayır. Düşündüğünüz gibi değil. Yıllardır okurlarım bilir ki, pazar yazılarımda arada bir iğne batırsam da, genellikle onları daha mutlu ve daha başarılı kılmak için gayret etmişimdir. O nedenle kişisel gelişimde / self motivasyonda veya kendi kendine motivasyonda “dalga terapisi”ni sizinlepaylaşmak istiyorum. Zira bu terapi yöntemi dünyada belirttiğim şekliyle ilk olarak ortaya konulmakta ve kamuoyuna deklare edilmektedir.

Bu alanda literatür araştırması yaptığınızda konuyla ilgili bir sonuç bulamamış olabilirsiniz. Zaten ben de hayatımın varlık nedeni olarak, dünya varolduğu günden bu yana hep kimsenin düşünmediği, kimsenin bakmadığı kimsenin tenezzül edip ilgilenmediği konulara özgün yöntemlerimle eğilmeyi tercih etmişimdir. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

 

 

Kadın selam dedi adama ve oturur oturmaz bacağını uzatıverdi adamın önüne…

Aslında onun selam deyişi, paylaşımcılığının, gün içindeki yoğunluğunun ardından bir yorgunluk nefesiydi.

Gecikmeksizin "selam" dedi adam. Her zamanki verilen selamlardan biriydi bu belli ki. O yüzdenadam bakmadı bile, başını kaldırıp ve işine koyuldu.

Vakit akşam üzeriydi…

Arada bir kalabalığın uğultusu içinde martı çığlıkları yükseliyordu.

Kadın işini iyi yapıyormuşsun dedi adama.

Adam da başını aşağı yukarı sallayarak onayladı sessizce. Kadın oturuyor olmanın ve de daha önce Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , ,

 

 

 

 

Çiğdem der ki, ben elâyım/âlâyım, bendan âlâ çiçek var mı?

Çiğdem Çiçeği derler onun adına,

Kaneviçe dokur iğne yapraklarıyla,

Karın beyaz tenine bezediği morötesi tonlarıyla

Çiçeklerindeki oku nevbahara saplaya saplaya

Kışı yaza taşımanın yazı kışa taşımanın çilesin çeker gergef olur sarp yamaçlarda… (A. Fidan)

* * * * *

Zorlu kış mevsimi henüz pılını pırtısını toplamadan çiğdem filizlenmeye başlar topraktan. Gün yüzüne çıkmak için karın tamamen kalkmasını bile beklemez. Kardelene nazire yaparcasına beyaz karlar Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , , ,

 

 

Bu gün bayramın ikinci günü. Bu gün olmasa bile en azından Perşembe veya Cuma günleri yollara dökülecek insanlar. Ulaşacakları yere daha erken vararak veya gecikmeksizin vardıklarında dünyaları değiştirmeyecekler ama sırf "bir an önce gideyim" düşüncesiyle belki zincirleme olarak onlarca değil binlerce insanların hayatlarını karartabilecekler.

Her yıl ülkemizde ortalama 4.500 kişi kurban verilmekte, yine ortalama, 200.000 yaralanma olmakta. Son on yıla baktığımızda, ölü sayısında çok çok az bir azalma görülmekte. Bunun iki açıdan ters yönde ikişer nedeni bulunmaktadır.

Birinci Faktör:

Kazalarda ölü sayısının az da olsa azalmasının en önemli nedeni, 2003 yılından itibaren Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , ,