arada-kalanlar-arada-kalmalar
Arasatın Çirkin Yüzü de diyebiliriz ona.
Arada kalır insanlar, bir çok bakımdan bir çok sebeplerle.
Çildi kırıştırır, yaşlandırır, kalbi buruşturur, yüzü düşürür, saçı ağartır, kalbi çıkmazlara sokar.
Arada kalanlar.
Nelerin arada kalmasına merak ederseniz, yüzlerce renk kartelasında renk beğenmek gibi en tatlıcasından…
Partiler arasında arasında arada kalırsınız.
Zorunda olduğunuz için gidersiniz seçim sandığına. Adımlarınız sizi cenazeye gider gibi taşır
Formaliteden işlemleri yaparsınız. Arada kalmışsınız bir kere. Bir yığın düşünce, bir yığın ideoloji
Ve o saklı kabine girdiğinizde boş boş bakarsınız pusulaya, hangisine versem kime versem niye ki dersiniz. (daha&helliip;)
Etiketler: ahmet fidan, hayat, İş yaşamı, pazar yazıları, pazar yazısı, Psikoloji
Kulak cenine benzer, belki fark edenlerimiz olmuştur. Nasıl ki ana rahminde bebek çoğu şeyi hissediyorsa siz fark etmeseniz bile, kulağınız da mutluluğun sesini duyuyor aslında. YETER Kİ SİZ ONU HİSSEDİN!
Konferanslarımda çoğu zaman bunu söylerim. “İki ses kulağınızdan hiç eksik olmasın.“
Neyin sesi diye sorarlar.
Bakın şöyle bir yazı okudum. Tam da o sesten birinine örnek.
Yarın kimseye vaad edilmemiştir….
Önce evlendiğimizde hayatın daha iyi olacağına inandırırız kendimizi.
Evlendikten sonra, bir çocuğumuz doğduktan hatta ardından bir tane daha olduktan sonra hayatın daha iyi olacağına inandırırız kendimizi. (daha&helliip;)
Etiketler: insan, mutluluk, ölüm, pazar yazısı, Psikoloji, Toplum, Yaşam
Geyiğe mi yazık, yoksa harcanan zamana mı bilmem ama tekerleme bir geyik muhabbetiyle başlamak istiyorum bu haftaki pazar yazıma.
– Abi hadi geyik yapalım!
-ne geyiği? -ren geyiği -ne reni? – araba freni -ne arabası? -el arabası -kimin eli? -hanımın eli -hangi hanımın eli? -ev hanımı -ne evi? -dağ evi -hangi dağ? -ağrı dağı -ne ağrısı -baş ağrısı -neyin başı -kuş başı -ne kuşu – muhabbet kuşu -ne muhabbeti – geyik muhabbeti – ne geyiği… diye dönüp dolaşıp sonucu çıkmayan muhabbet…
Çoğunlukla kahve ve kafe ortamlarında yine çoğunlukla erkekler tarafından yapılan bir muhabbet türüdür. Bu muhabbetlerin konusu yer yer “ne olacak bu memleketin hali” sorusuyla başlar, yer yer, “yumurta mı tavuktan, (daha&helliip;)
Etiketler: ahmet fidanla pazar yazısı, geyik, geyik muhabbeti, muhabbet, pazar yazısı, sohbet, Yaşam
Psiko-sosyal Açıdan Boşluk Çarpması Sendromu
Blaise Pascal, “tabiat boşluktan nefret eder” demiş.
Bu sözün sahibini aramak için on dakikamı harcadım. Sözü biliyordum fakat sahibini bilmiyordum. Çoğu yerde anonimveya atasözü diye aktarılmış olsa da söz Blaise Pascal‘ın. Hakkını yememek gerek.
Pascal’ın sözü konumuzla aslında tezat oluşturmakta. Çünkü Pascall, tabiatın boşluk götürmediğini, bir şekilde dolduğunu veya doldurulduğunu fiziksel olarak ortaya koyar. Aynı şeyi sosyal bilimler alanında da söyleyebiliriz. Ama bu boşluk nasıl bir boşluk ki, insanlar boşluğa çarpacak. Yani çarpmak için yoğun olmayan veya az yoğun bir ortamdan çok yoğun veya katı ortama ani geçiş (daha&helliip;)
Etiketler: boşluk, pascal, pazar yazısı, Psikoloji, tabiat, Yaşam
Limon dolması yazıma fevkalade güzel geri dönüşler oldu. Bir yemek ortaya koyuyorsanız, ortaya koyduğunuz lezzet size göre leziz olabilir. Bu yemeğin lezazeti ve nefaseti ölçülecekse eğer, bunun gerçekliğini ancak ve ancak diğer kişilerin tepkilerine göre değerlendirebilirsiniz. Ben zaten limon bağımlısıyım Bana göre limonun çekirdekleri hariç her bir parçası lezzetli. Limonlu ne yapılmışsa lezzetlidir.
Neden Limon Kızartması:
Bunun tek bir sebebi yok. Bir kere limon kabuğu zaten şeker ihtiva etmekte. (daha&helliip;)
Etiketler: beslenme, diyet, diyet kızartma, diyet yemekler, en diyet kızartma, insan, kızartma, kızartma türleri, limon kızartması, limon ürünleri, limoniyen, limoniyenler, limonlu yemekler, pazar yazısı, Yaşam
Bir Adım İleriye Gidebilmek İçin Ef Beş Lütfen!
Biz yazarlar çoğu zaman yazıyı nasıl yazacağımızı bile bilmeyiz. Gündemli ‘siyaset’ veya ‘sorun söyleyelim’ veya ‘Hukuk Köşesi’ veya ‘Sağlık köşesi’ gibi bir köşeyi yürütmek oldukça kolay. Çünkü siyaset kategorisinde, gündem ne ise ona atlarsınız, Hukuk veya sağlık köşesi yazıyorsanız kendinize göre sistematik bir sıralama yaparsınız ve o sıraya göre yazarsınız. Ama havadansudan yazıyorsanız ve hem havadan hem sudan çoğu konuya değinmişseniz işte o zaman işiniz zordur. Allahtan bu benim açımdan sorun değil. Çünkü yüzümü çevirdiğim yere baktığımda retinama (daha&helliip;)
Etiketler: ahmet fidan la pazar yazısı, başarı, bilgisayar, ef beş, ef beş lütfen, f5, insan, İş yaşamı, kişisel gelişim, motivasyon., pazar yazısı, Toplum, Yaşam
İtiraf Ediyorum: Limon Bağımlısıyım.
Kemal Sunal'ın "Yedi Bela Hüsnü" filminde hüsnü limon yerken çevresindeki belalılarını bertaraf etmekteydi senaryoda hatırlarsınız.
O kadar ekşi olmasına rağmen çilekten bile daha çok şeker içermesi görüntüyle öz arasındaki çelişkiyi ortaya koymakta.
Hayatta öyle değil mi zaten. Acı görülenler uzun yaşam için ilaç iken, tatlı görülenler ise, (gerçekte) yaşamı kemiren yiyiciler değil mi? Şu sözümü yazıma eklemek istiyorum. “Acı ve tatlı bile yalan şu dünyada, şeker kansere sebep, biber kansere medet” A. Fidan)
İyi hoş taaa, AŞIK OLDUĞUM LİMON acaba ilerde bana bir yamuk yapar mı deyûû bu yazımı kaleme aldım. (daha&helliip;)
Etiketler: ahmet fidan, ahmet fidan la pazar keyfi, kimon bağımlıları, limon, limon bağımlılığı, limon müptelası, pazar keyfi, pazar yazısı, Toplum
Bir sevda, bir tutku, bir adayış, bir tavlayıştır EMEK!
Üretmek, sorgusuzca, sebepsizce direnerek çileli bir yolculuğa çıkar bir YÜREK!
* * * * *
Durmadan, dinlenmeden, gücünü kendinden görerek ve didinerekten,
Öbek öbek serilir sözcükler satırlara, özden koparak ve bilenerekten,
Bir buhur tütsüsü yanar ciğerde, çevresini meczederek,
Bir köz damlar özden, yüreklere iz ederekten,
* * * * *
Bir sevda, bir tutku, bir adayış, bir tavlayıştır EMEK!
Üretmek, sorgusuzca, sebepsizce direnerek çileli bir yolculuğa çıkar bir YÜREK! (daha&helliip;)
Etiketler: ahmet fidan, ahmet fidanla pazar yazısı, beste, emek, Kültür ve Sanat, pazar yazısı, sanat, saz, şiir, şiirimsi, söz, Toplum, yürek
Bir de baktım ki, 1990 yılının başlarından 2012 yılının sonlarına doğru yaklaşık olarak iki bine yakın köşe yazısı yazmışım. Bunların arasında, yaklaşık olarak son 5 yıla yakındırgeleneksel hale getirmiş olduğum 'pazar yazıları'mın sayısı da 2005 öncesini de dahil ettiğimde, 200 ü bulmuş durumda.
Pazar yazıları olarak eski başlıklarımın tamamına baktığımda, konu çeşitliliğine bakarak yazılmamış birşey kalmamış diyebilir miyiz? Tabi ki hayır. Çünkü, hayat, milyarlarca olay, insan, yer, tür arasında yazılmışlar ne ifade eder ki. Bunca çeşitliliğe rağmen, (daha&helliip;)
Etiketler: ahmet fidan, kalem, kelam, pazar yazıları, pazar yazısı, söz, yazı, yazı üzerine, yazılmamış şeyler
Bir nokta koyun kağıda yazmaya başlamak için.
Sonra öylece bekleyin.
Nokta bu, altı üstü, ardı önü boş bir nokta. Her düşünceye her anlama her yön veya yönlendirmeye açık, alabildiğine bâkir, alabildiğine gizemli alabildiğine esnek.
Sonra bir kitap alın önünüze ve sayfalarından birini açın ve o sayfadan bir satırı ve o satırdan bir harfi rastgele seçin. (daha&helliip;)
Etiketler: ahmet fidan yazıları, Anlatım, bir yazının oluşumu, edebiyat, en kolay yazı konusu bulma yöntemi, köşe yazısı, Kültür ve Sanat, makale, nasıl yazı yazılır, nokta, pazar yazısı, yazı, yazı konusu bulma, yazı yazma