Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

 

 

Parantez İçinin Çekiciliği

Efendim, parantezinizi köşeli mi alırsınız köşesiz mi?

Her yerde duyulan söylenen çok çok genel bir laf vardır.

 

Ben de o beylik lafı kullanacağım. Çünkü benim de ağzım var ve benim de bu beylik lafı etmeye hakkım olmalı.
Ağzı olan konuşuyor“. Bu laf kim söylerse söylesin her zaman komiğime gitmiştir. En son markette yedi yaşlarında bir çocuk annesine söylemişti bu bu sözü. Ben de marketin ortasında bastım kahkahayı. Tabi bütün gözler çocuğun konuşmasına değil kahkahamın desibalitesi yüksek olduğundan bana çevrileceğinden tırstığım için derhal yan reyona dalarak gözden kayboldum.

Bu sözü seviyordum zaten, bir de bunu yedi yaşında ÇOCUKLAR DUYMASIN dizisinin yeni versiyonunun dominant (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , ,

Dil Yarası mı Dîl Yarası mı?

İnsanın neresinde ağrı veya acı varsa bütün canı oradadır denir ya hep, dil yarası da aynen öyle.

Hiç bir şey yemek istemezsiniz, yemek zorunda olsanız da bundan zevk almazsınız, almadığınız yetmiyormuş gibi, yerken ve içerken işkencelerde kalırsınız.

Dil yarasını tabiplere bırakalım iyisi mi. Biz dönelim kendi yaramıza. Yazımızın başlığını karıştırmadınız umarım. Birisi dil yarası, tedavisi antibiyotik ve ilaçlardadır. Sabredersiniz, birkaç günde geçer.

Dîl Yarası ya da “dîl yaresi”… (daha&helliip;)

Etiketler: , , ,

Türkçe, Sahiden Treni Kaçırdı mı?

Bir çok ümit verici sesler, nefesler, yürekler var çevremde. Türkçenin düzgün olarak kullanılması için yayılması için kendini vakfetmiş, Türkçenin dünya dili olması için uğraş veren cesur yürekleri yazımın en başında ayakta alkışlıyorum.

Hayatta her zaman bir ikilem vardır. Bu ikilemin en önemlisi norm ve reel çatışmasıdır. Normatif olarak baktığımızda Türk dilinin ve Türkçenin eklemeli diller ailesinden olarak hem teknik, hem coğrafi hem kültürel açıdan dünya dili olması için hiç bir eksiği veya yetersizliği yoktur. Reele baktığımızda ise, durum hayli farklıdır. Ne var ki sacayağının üç ayağından ikisi olan ekonomik ve teknolojik temel maalesef   her geçen gün Türkçemizin aleyhine gelişmektedir. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , ,

En Yakın Dostlarım Sözcükler

Pazar günlerini sevmezdim eskiden.

Son yıllar bir başka seviyorum Pazar günlerini. Çünkü Pazar yazısı yazıyorum. Elimden geldiğince her pazara misafir olacağımda, içinde yüzlerce sözcüğün olduğu bir buket  cümlelerden oluşan yaşama dair gazete makalesiyle Pazar Günü’nün kapısını vuruyorum. Hoş Pazar yazılarını cumartesi gecesi yazıyorum ama) Anlı şanlı Pazar yazısı diyorum ya adına, ona ithaf ediyorum ya, hıh, en azından Pazar gününü yaşamayı hak ettim diyorum.

Çoğu okurumun da Pazar günleri Pazar yazımı beklediklerini biliyorum. Pazar yazımın beklendiğini bilmek beni daha da bir heyecanlandırıyor.

Dost Çekmecesi: (daha&helliip;)

Etiketler: , , ,

Haziran 19th, 2009 | in Dil & Edebiyat, Yaşam | Yorum Yapin

Başlık

“Yazı Başlıkları Üzerine Bir Ara Çözümleme”

 

 

Kısa yazı başlıklarını pek sevmem. Başlık dediğin, afili olmalı. Başlıktaki sözcüklerin dizilimi, ahengi, kimyası, daha yazıyı okumadan “hımmm, çok güzel bir yazıya benziyor” dedirtecek cinsten olmalı. Bu bakış açısına karşılık bir kısım insan da yazı başlığının kısa olmasını ister. Buradaki kısalık ve uzunluk görecelidir aslında.

Bu konuda yazı yazın biri olarak ben şahsen bir ara formül buldum kendimce. Yazı başlığını manşet başlığı ve yazı başlığı diye ayırarak ara yol izledim. Örneğin, bu yazımda “Başlık” kelimesini kullandım. Ama bu yazımın gerçek başlığı “Yazı Başlıkları (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , ,

Dün Yazar olma  bilincinden bahsetmiştim. Kolay olduğu için. Yani okur-yazarlık bilincinde yazarlık bilinci için ortaya konulacak özgün ifade için çok ta fazla uğraş vermenin gereği olmadığını düşündüm. Çünkü yazar (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,

"Okur" ve "Yazar" Olma

Şimdiye kadar bilinçlenme ile ilgili onlarca alt kategoride yazılar yazdım, konferanslar verdim. Ama okurluk ve yazarlık bilinci konusunda doğrusu hiç ayrıca kafa yormamıştım. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , ,

Öz Türkçeciler Türk İslam Sentezine Taraf Çeker mi?

Bu soruya cevap vermek için ilk başta Türkçe dilinin tarihsel/etimolojik bileşenlerine bakmak gerek. Zira orta öğretim bilgisi olarak herkese Osmanlıca nın bileşiminin Arapça ve Farsça olduğu, günümüz Türkiye Türkçe’nin de (daha&helliip;)

Etiketler: , , ,

Üzerine onlarca yazı yazdım, her ortamda her fırsatta neredeyse itaatkâr kalabalıklar arasında “Kral Çıplak” demenin ezikliğini ve psikolojik lincini yaşadım, ama yine de her zaman her yerde ilelebet (daha&helliip;)

Etiketler: , ,

Gündemin güncel olduğu kadar entrika ve para kokan sıcaklığı arasında haberleri dolaşırken köşe yazarı olduğum Time Türk sitesinde çok güzel bir yazıyla karşılaştım. Yazının başlığı “F Klavye mi Q Klavye mi?” idi. Tam bana göre bir yazıydı. Hakikaten de son zamanlarda okuduğum ve önemli bulduğum bir yazıydı.

Çoktandır ben de bu konuda bir araştırma yapacaktım ama doğrusu bütün merakımı (daha&helliip;)

Etiketler: , , , ,