Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Medya & İletişim

 

“Öğretmene Varamadım,

Naylon çorap giyemedim, aabum aabum gız aaabum.”

 

Geçenlerde ÖSYM’nin yaptığı LYS sınavında tanıştığım bir öğretmen arkadaşımdan duyduğum bir cümle yazının konusunu oluşturuverdi. Öğretmenlerimizin  veya eğitimcilerin sorunlarını konuşmak için 24 Kasım harici bir gün belirlemiş olmaktan özür diliyorum.(!) Öyle ya, öğretmenin veya eğitimcinin sorunları ancak bu tarihte gündeme getirilir. Eğitim ve öğretime dair bütün cilalı laflar ve ritüeller (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , ,

 

aglarin-agasi

 

Bu gün Pazartesi.

Ağ açısından ve ağa açısından önemli bir gün.

Bu gün işyerlerinin ofislerin / pazarların açıldığı gün. Bu gün ağın en yoğun günü. Ağanın da yoğun günü. Kapının açılmasından sonra ilk işlerden birisi düğmeye dokunmak. Neyin düğmesi bu? Cam veya plazma ekranın düğmesi. Düğmeye dokunduğumuzdan itibaren işyerinden çıkana kadar geçen zaman boyunca herkes ağı ve ağların ağasını beslemekte.

Eskiden pazaryerlerinde en merkezdeki dükkanı tutmak en kazançlı şeylerden biriydi. Çünkü kalabalığın ne kadar ortasında olursanız, o kadar müşteri demekti. Yani pazar yerinin ortaları insan ağının ortalarıydı.

O günün kalabalık merkezlerde dükkan açan ağaları 1980 li yıllardan bu yana cam ve plazma ekranlara dokunmakta geç kaldılarsa eğer, dijitalin ağ(@)ları (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,

 

Kişisel ve Kurumsal İmaj (İmaj Oluşturma / Yaratma ve İmaj Yönetimi)

Bireylerin ve / veya kurumların (örgütlerin, firmaların, organizasyonların, kurumların, kuruluşların) en çok ihmal ettikleri konulardan birisi de imaj oluşturma ve imaj yönetimidir. Bu sihirli değnek bu gün için büyük sonuç vermese de orta ve uzun vadede bireysel ve kurumsal açıdan hayati sonuçlar doğuran bir faktördür.

İmaj, bir kişi ve/veya kurum hakkında başka bir kişinin veya kişilerin ilk elde kafasında oluşturduğu izlenimdir. Bu izlenim, görme, duyma veya hissetme anında başlar, zamanla yerleşik hale gelir. Bu açıdan (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

 

Bir de baktım ki, 1990 yılının başlarından 2012 yılının sonlarına doğru yaklaşık olarak iki bine yakın köşe yazısı yazmışım. Bunların arasında, yaklaşık olarak son 5 yıla yakındırgeleneksel hale getirmiş olduğum 'pazar yazıları'mın sayısı da 2005 öncesini de dahil ettiğimde, 200 ü bulmuş durumda.

Pazar yazıları olarak eski başlıklarımın tamamına baktığımda, konu çeşitliliğine bakarak yazılmamış birşey kalmamış diyebilir miyiz? Tabi ki hayır. Çünkü, hayat, milyarlarca olay, insan, yer, tür arasında yazılmışlar ne ifade eder ki. Bunca çeşitliliğe rağmen, (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , ,

Dünyanın 1985 yılında ilk kurulan web sitesi olan symbolics.com un ardından henüz sadece on yıl geçmişti.

1996 yılının Ocak ayında, Stanford Üniversitesi'nde bir doktora araştırma projesi hazırlanmaktaydı. Bu projeyi hazırlayan,Larry Page ve Sergey Brin hazırlamakta oldukları doktora projesinin dünyanın en büyük ve karlı bir şirketi haline gelebileceğini o anlarda hayal etmeleri bile mümkün değildi.

Beş yılı geçmeyen çok kısa bir zaman aralığında, Google'un bu ani yükseliş trendi, tıpkı insanlık aleminin teknik ve teknolojideki ilerlemesinin yüzyıllar içinde son yüzyıldaki ilerleme hızı gibiydi. Zaman kronolojisinin, aritmetik artışı karşısında ilerleme süreci geometrik olarak artmaktaydı. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , ,

 

Akademik Kariyer Üzerine Fütürist İnovatif ve Deterministik Bir Yordamlama

Önsöz, Öndeyi, Öngörü ve Bilumum Giriş İçerikli İzahatımız

"Her şey er geç aslına döner" diye başlayayım. Bakışaçımız belki bu gün için fazlaca zorlayıcı, kronik ve skolastik akademik kalıpları aşan bir gözlem olacak.

Ortaçağ öncesi ve Ortaçağ sonrası dönem düşünürlerin eser ve ürünlerine baktığımızda ister istemez maymûnî bir iştahla imrenmekte oluruz. O dönemin büyük ölçüde zorunluluğu olan bilimsel multidisiplinerlik tablosu düne kadar yadsınan, ürkülen hatta imkansız olarak görülen bir (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , ,

Aralık 27th, 2011 | in Bilinçlenme, Hukuk, Medya & İletişim, Toplum | Yorum Yapin

İnsanların bir araya gelmesiyle ortaya çıkan toplumlar kendi aralarında oydaşarak meşru otoriteyi ortaya çıkarırlar ve bu otoritenin belli bir toprak parçası üzerinde ve belli ülkü birliği içinde “devlet“i var ederler.

Devletin bireylerle, bireylerin devletle ve bireylerin bireylerle olan hukuku, egemenlik ve özgürlükler ödünleşmesi ise, en üst statüde “anayasa” metinlerinde va’z edilir. Yer yer kazuistik yer yer soyut, yer yer yazılı ve yazısız olmak üzere dünya üzerinde var olan ülkelerin kendilerine özgü anayasaları bulunmaktadır.

Devletler tarihsel süreç içinde genellikle anayasalarını olaganüstü dönemlerde yaparlar. Olağan dönemlerde yapılan anayasalar nadirattan olsa da ideale en yakın anayasalardır. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , ,

 

 

 

Biz Bu Yollarda Bu Şarkının Nakaratını Hep Söyler Dururuz!

Balık hafızalı yurdum insanı derler önüne gelen. Aynaya bakmaksızın, fütursuzca pervazsızca eleştirirler.

Hoş bu eleştirileri kendinden bîhaber insanlar şecaat bâbından söyleseler de, bu deyimi uyduran insanların fî tarihinden kalma atalarının da en az onlar kadar ENGİN ZEKALI(!) oldukları kesin.

Neden Balık Hafızasıymış!

Balıkların 2 saniye öncesini hatırlayamayan yaratıklar olduğu bilinse de bu bilgi tam anlamıyla SKOLASTİK yani SAKAT bir bilgidir. Zira balıklar en az fareler kadar hatta daha fazla olarak 6-7 ay öncesini çok rahatlıkla hatırladıkları, aldıkları eğitimi hafızalarında tuttukları bilinir. Tabi kitapları seyreden TELEVİZYONLARI okuyan, merak ettiğini öğrenmek için GOOGLE'un ilk sayfasının ilk satırından bile alt satırlara inmekten aciz yurdum (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

 

"Hayattaki en güzel icat 'ölüm'!"

Think different, gibi bir sloganla kendine bilişim dünyasında apayrı yer edinmiş Apple'ın yaratıcısı, Steve Jobs hayata gözlerini yumdu. Öyle ki, şirket için düşündüğü ikon bile onun sıradışılığını ortaya koymaktaydı. Bildiğiniz Macintos'un amblemi olan dişlenmiş bir elma, yani tüketilmekte olan elma. Ebediyete göçünü yazdığımız bu satırları da, O'nun Windows'a esin kaynağı olduğu bir teknoloji ileokumaktasınız.

Bu günü son gün gibi yaşama ve dünyayı çok rahatlıkla değiştirebileceğine inanma kudreti elbette her insana lutfedilmez. Bu yazıyı önce kendi hayatımdan minik bir kesit sunarak paylaşmak istiyorum.

MACİNTOS üzerine Subjektif Bir Kronoloji Yapacak Olursak;

1992 li yıllardı. Bilgisayar teknolojisi Türkiye'de kamu sektöründen, bankalardan bireysel kullanıcılara yaygınlaşalı henüz iki sene olmuştu.

Commodorlar oyun amaçlı ve çok basit işlemler yapan makineler siyah beyaz (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , ,

 

Ön(emli) Not:

Öyküyü, linkteki marşı dinlerken okumanız çok daha anlamlı olacaktır.

https://www.dailymotion.com/video/xdl5f0_omer-karaoylu-yehit-tahtynda-ylahisi-dinle-yzle_news

Kadın, üzerine biraz da sıcak yaz günlerinin etkisiyle hafif bir kıyafet ve kısa bir etek giymişti. Havanın sıcak olmasından dolayı pet şişede suyunu da aldı her ihtimale karşı. Yürüyecekti daracık Üsküdar sokaklarından geçerek sahil kenarında biraz.

Sahile ilerlerken, yolu Üsküdar'da dini kitap satan bir dükkanın önünden geçiyordu. Farkında olmadan ayakları onu dükkana doğru taşıdı. Dini kitap satan dükkanların kendine özgü bir havası olur bilirsiniz. Zaten dükkana yaklaştıkça fonda çalan (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,