Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Archive for Mayıs, 2012

 

Öncelikle, Etiler'den Altunizade'ye yapılması düşünülen teleferik projesini yazının başında alkışlıyorum. Şunu bir türlü anlamıyorum. Teleferik çok olağanüstü bir bütçe gerektirmeyen bir altyapı hizmeti. Ama ne gariptir, merkezi yönetim de, yerel yönetimler de bu konuyuyeni keşfetmiş gibi yaklaşıyor. Oysa ki, Türkiye'de teleferik kurulması gereken ve kurulduktan sonra fevkalade dolu / verimli / karlı olacak ne çok yerleşim yeri var. Ayrıca merkezi yönetim ve yerel yönetim otoriteleri, Bursa Uludağ teleferiğinin kurulmasından bu yana bu güzide altyapı hizmetini kendi bölgelerinde veya yörelerinde yaptırmayı akletmemişler ve akletseler bile ne hikmetse cesaret etmemişler ya da edememişlerdir.

Teleferik, Turizmin Mıknatısıdır!

Taksim – Maçka teleferiği, İzmir teleferiği, Samsun ve Ordu teleferikleri son derece faydalı, (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , ,

Tembellik Anayasası'nın kurallarından biridir.

"Eğer, içinizde bir çalışma isteği belirdiğinde hemen bir kenara oturun o isteğin geçmesini bekleyin" diye bahseder bu anayasanın 10. maddesi. Bilenler bilir.

Yardımsever olmak gerek derken, "ben çok yardımsever biriyim, her türlü yardımı memnuniyetle kabul ederim" matığıyla değil tabi. Bu mantık takdir edersiniz ki, süper egoistçe bir mantık. Ben en azından kimselere zarar vermeyen boyutu olan "ben" veya "kendi" bakış açınızla ilgili kısmından yaklaşıyorum olaya. Bu sefer "siz"den bahsedeceğim. Siz yani bu yazıyı okuyan "heyy, sennn" olan "sen".

O halde sesimizi biraz yükseltelim;

-Heeey, SEN, lütfen kendine yardım eder misin!

Yaklaşım mantığı itibarıyla bir sıfır galip gelmenin mutluluğuyla satırlarımızı devam ettirelim.

Öyle ya, kendine yardım etmek istemeyen veya bunu gereksiz gören biri var mıdır acaba?

Kendine yardım etmek isteyen bir şeyi başarmıştır. O da kendinden çıkıp kendini görebilmeyi veya izleyebilmeyi. Hani Yûnus tarzı (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,

Mayıs 24th, 2012 | in Ekonomi, Siyaset/Politika, Toplum | Yorum Yapin

 

Bu günlerin gündemi, 1 Ocak tarihinin gecikmiş bir gündemidir. Memur sendikalarının resmileşmesi ya da hukuksal alt yapıya kavuşması, Anayasal temele dayanması, bir yönden iktidarın işine yaradı. Bu durum nasıl iktidarın işine yarar peki. Tahmin etmesi kolay. Eskiden Memur Sendikaları yokken iktidar muhalefetin ve işçi sendikalarının etkisi altında bir maaş artışı belirliyordu, ona göre gecikmeksizin maaş zamları ödeniyordu.

Şimdi durum yasal gereklilik nedeniyle yani sendikaların maaşların yıllık olarak belirlenmesinde mekanizmanın içinde olmaları GECİKTİREN etkisi yapmaktadır. Şimdi hemen şu söylenebilir. Er ya da geç ödensin ne farkeder, nasıl olsa maaş farklarıyla ödenmeyecek mi?". Tabi ki böyle ama bu durum bu şekilde düşünülemez. Çünkü; (daha&helliip;)

Etiketler: , , ,

Mayıs 10th, 2012 | in Kent/Şehir, Toplum, Ulaşım & Trafik, Yaşam | Yorum Yapin

 Ordu-Giresun "havalı" Havalimanı

Gülyalı ve Piraziz kıyı paralelindeki deniz üzerinde kurulması planlanan ve dolgu inşaatının yaklaşık yüzde 10 luk kısmının tamamlandığı OR-Gİ havaalanı bittiğinde Dünyanın ikinci, Türkiye'nin birinci genel anlamda Türkiye'nin 52. havalimanı olacaktır. Bu açıdan Havaalanı ve hava limanı sahiden "liman" sıfatını mecazda da gerçekte de üzerinde taşımış olacaktır. Zira havaalanı müştemilatında yat limanı da bulunmaktadır.

2014 yılında tamamlanması planlanan havalimanı için şifreli şekilde 528 iş günü hedeflemesinde bulunulmuştur. Bu rakamın ilk iki rakamı Ordu'nun son iki rakamı ise Giresun'un plakası olması iller arasındaki gelşime ivmesinde rekabetin yerini iş birliğine bırakması açısından son derece manidar (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Müzmin Regl Psikozu veya Regl Sendromu

Regl sendromu, olgunlaşmış dişi homosapienslerin yumurtlama dönemlerinde salgılanan progesteron hormonuna metabolizmanın, vücudun ve beynin koordineli olarak uyum sağlayamamasından dolayı ortaya çıkan ve çoğu dişi yaratıklarda görülen kronik depresif reaksiyonlardır.

Bu dönemde, vücutta bir taraftan kan kaybı olmakta, bir taraftan progesteron hormonu salgılanmakta, bir taraftan vücut bu hormona adapte olmaya uğraşırken bir taraftan da kan kaybının verdiği zahmet ve sıkıntı söz konusu dişileri fazlasıyla etkilemektedir. Bu dönemde özellikle hissedilen çaresizlik ve psikolojik güçsüzlük iç çöküntü, çevreye ani ataklar fiili veya sözlü saldırılar olarak yansıyabilmektedir.

Ancak erkeksi bayanlarda, atletik tiplerde özellikle de A tipi karakter türlerinde bu dönem diğer tip ve türlere göre daha hafif geçirilir. Bunda fiziksel açıdan güçlülük psikolojisinin de etkisi bulunmaktadır. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,