Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Archive for Şubat, 2013

 

Şubat 22nd, 2013 | in Hukuk, Toplum | Yorum Yapin

Adı Hüseyin Karakullukçu.

Öyle bildiğiniz türden bir insan değil. Bendeniz gibi. Yani latince prototip, eski dilde nev-i şahsına münhasır, öz türkçede kendine özgü bir karakter. Kesinlikle A tipi / bir dominant.

Önce kısaca tanıyalım, sayın Karakullukçu’yu.

Ben bir kişi veya konu hakkında araştırma yaparken ilk vikipedi’ye tıklarım, ikinci olarak ta ekşi sözlüğe. Çünkü vikipedi’de yazılanlar yüzde 99 doğrudur. Bir nevi sağ duyunun sesidir. Vikipedi’den sonra ekşi sözlüğe tıklarım. Öyle ki, arattığım sözcüğün blok olarak en az on sayfasını harici linklerini dahi tıklayarak okurum. Ekşi sözlükte de bir kişi veya konu her açıdan bütün çıplaklığıyla ve özgür bir ortamda eğilip bükülmeden ortaya konulur. Doğruluk payı, vikipedi ile kıyaslanamayacak kadar farklı olsa da. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , ,

 

 

Sen, evet SEN,

Yani ben, sen, o, biz, siz, onlar.

Herkes işte. Yolcular, yollular, yolsuzlar, yola yapışan veya yapışamayan alayınız, alayımız.

Öyle bir şey ki bu Türk dilinde. Pozitif ek alanı negatif, negatif ek alanı da yine negatif yerleşmiş kültürümüze.

Yol başlı başına masum bir sözcük. İnsanların yer değiştirme ihtiyacına karşılık veren, daha önce başkalarının aynı yerden aynı istikamette geçmiş olduğu su, demir, kara ve hava ortamlarıdır.*

Yolcuyu, her hangi bir amaç için yola düşmüş bir veya birden fazla kişi olarak tanımladıktan sonra pazar yazımızın konusuna dönelim. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , ,

 

aglarin-agasi

 

Bu gün Pazartesi.

Ağ açısından ve ağa açısından önemli bir gün.

Bu gün işyerlerinin ofislerin / pazarların açıldığı gün. Bu gün ağın en yoğun günü. Ağanın da yoğun günü. Kapının açılmasından sonra ilk işlerden birisi düğmeye dokunmak. Neyin düğmesi bu? Cam veya plazma ekranın düğmesi. Düğmeye dokunduğumuzdan itibaren işyerinden çıkana kadar geçen zaman boyunca herkes ağı ve ağların ağasını beslemekte.

Eskiden pazaryerlerinde en merkezdeki dükkanı tutmak en kazançlı şeylerden biriydi. Çünkü kalabalığın ne kadar ortasında olursanız, o kadar müşteri demekti. Yani pazar yerinin ortaları insan ağının ortalarıydı.

O günün kalabalık merkezlerde dükkan açan ağaları 1980 li yıllardan bu yana cam ve plazma ekranlara dokunmakta geç kaldılarsa eğer, dijitalin ağ(@)ları (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,

Bir Adım İleriye Gidebilmek İçin Ef Beş Lütfen!
Biz yazarlar çoğu zaman yazıyı nasıl yazacağımızı bile bilmeyiz. Gündemli ‘siyaset’ veya ‘sorun söyleyelim’ veya ‘Hukuk Köşesi’ veya ‘Sağlık köşesi’ gibi bir köşeyi yürütmek oldukça kolay. Çünkü siyaset kategorisinde, gündem ne ise ona atlarsınız, Hukuk veya sağlık köşesi yazıyorsanız kendinize göre sistematik bir sıralama yaparsınız ve o sıraya göre yazarsınız. Ama havadansudan yazıyorsanız ve hem havadan hem sudan çoğu konuya değinmişseniz işte o zaman işiniz zordur. Allahtan bu benim açımdan sorun değil. Çünkü yüzümü çevirdiğim yere baktığımda retinama (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,