Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Psikoloji

 

Çukur ve Tümsek Ayna Psİkolojisi

Hayatın temel kaynaklarını ne güzel özetlemişler atalarımız… ışık, su, ateş, toprak. Işık ve su, cilalı beyinlerce günümüzün hologramlarının geliştirilmesine kaynaklık etmiş.

Hemen çoğu şeyde olduğu gibi, ilk aynalar da sudan geliştirilmiş. Hatta, ışık olduğu sürce peşimizden hiç ayrılmayan gölgemizin tek sanal kumasıdır aynalar. Tıpkı siyah beyaz televizyonlarla renkli televizyonlar gibi. Birisi sanal karaltı, birisi sanal (renkli) görüntü. Hem gölgeye, hem suya düşen yansımadaki görüntü, meraklı ve de yaratıcı insanlar tarafından günümüzün sesli, üç boyutlu hologramlarına taşınan bir tekniği ortaya çıkmıştır. Tıpkı iki atın poposu ile uzay mekiği yakıt tankının genişliğinin aynı olmasındaki gibi, suya düşen yansıma da, bizden ayrılmayan görüntüler de, yepyeni yansıtmaların ana rahmini oluşturmuştur yıllarca. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , ,

Kasım 8th, 2009 | in Pazar Yazıları, Psikoloji, Toplum, Yaşam | 3 tane yorum

Ne Kadar "Gel Git"siniz

Geldiğin zaman boşluk dolduran değil, gittiğin zaman yeri doldurulamayan olmak! üzerine Cızıktırmalarım:

 

Kalabalıklar arasında ala balık, sıradanlar arasında masadan, fırıldaklar arasında enayi, mersine gidenler arasında tersine giden, yağlı yumuşak cilalı laflar yerine, kılçıklı kelimelerle dost, gri veya flu denizinde cart veya cırt  kalmış bir rengin uslanmaz çocuğu olarak bu pazar üfül üfül üfüldemek istiyorum.

Bu pazar kafa şişirmeyeceğim derken bile kafa şişirmişliğimin acısı ve iç çekişmesiyle elimden geldiğince suya ve sabuna dokunmadan yazacağım. Hoş gribal dünyanın yığınlaş(ama)mış neferi olarak bolca suya sabuna dokunmam gerektiği de ayrı bir tezat ya! Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Kent Kimliği Oluşturmanın Zorluğu

Kent Kültürü Oluşturma Stratejileri

 

Her olay veya olgunun ekonomik bir açıklaması olduğu gibi, bazıları da her olay veya olguyu salt ve saf olarak ekonomik açıdan görür veya düşünür. Bu durum genellikle kişilerin mesleklerine, karakterlerine ve cinsiyetine göre değişmektedir. Ancak ekonomik  olarak bayındır veya kalkınmış nice kentler vardır ki, ruhsuz, zevksiz ve de soğuk görünümlüdürler. Tıpkı varlık içinde yüzüp te, gerek kılık kıyafet olarak, gerekse davranış veya yüz ifadesi olarak bir ruh ve kimlik ortaya koyamayan bireyler gibi. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , ,

İki Elmanın Yarısıymış, Hıh, Olmuyorsa Zorlamayacaksın Arkadaş

Bazen konu komşudan bazen eş dosttan çoğu zaman da yakın akrabalardan zorlarlar sizi. Bir kere yan yana geldiyseniz, yakıştırılmaya başlamışsınızdır. Herkes ezberden manzara koyar, kimi laflarıyla fena dokundurur sizin manzaranızı yansıtmak için tuvale, kimi dolaylı aktarımları tercih eder. Adeta hep bir ağızdan sizi yamamaya çalışırlar birbirinize. Tıpkı resimdeki elma gibi. Siz de “hııı, sahiden de öyle” diye birbirinize bakarak tasdikleşirsiniz. Hoş her ikiniz de bilirsiniz ya, zoraki birlikteliğinizi ve yüreğinizdeki çengelli iğneleri. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , ,

Duyu Bozukluklarına Diyalektik Değinimler (V)

Sağlıklı ve etkili iletişim kurmada bireyin DNA / karakter yapısı son derece önemlidir. Bir kere kişinin dışa dönük mü içe dönük mü olduğu, bunun yanında egoist mi paylaşımcı mı olduğu, otoriter mi katılımcı mı olduğu, karşı tarafta bulunan kişi ve kurumlarla iletişim kurarken birinci derece etkili olan faktörlerdir. Aynı şekilde, kişinin genel nabız sayımları, tansiyon değerleri, burç özelliği etkili iletişim açısından birincil değerlerdir.

 

Bireyin Metabolizmik Hormonal Reaksiyonu ve (dna/karakter) Yapısı:

Yüksek Tansiyonlular: Yüksek tansiyonlu kişilerin çok daha agresif tepkiler ani davranışlar gösterdikleri bilinmektedir. Bu karakter özelliklerini iletişimin diğer parametreleriyle çaprazlama olarak irdelediğimizde bireyin iletişim davranışı ve duyumsal özelliği daha kompleks bir şekilde etkilenmektedir. Devamını Okuyun

Etiketler: , ,

Koku ve Koku Kültürü Üzerine

İçinde kendi kokusunun bile olmasını istemediğimiz şey nedir diye hiç düşündünüz mü bilmem ama, sanırım buna verilecek tek cevap “su” olurdu. Kokunun aynı zamanda önyargılı bir koşullama faktörü olduğunu da belirmeliyim.

Meraklı insanların daha fazla kokladıklarını da burada belirtmek istiyorum. İnsanlar ve fareler koku zevki konusunda benzer özellikler taşıyormuş ne tuhaf değil mi? J. Steinbacak sanırım “Fareler ve İnsanlar” adlı romanı yazarken bunu biliyordur. Zaten insanları keşfetmek için fareleri kullanmalarının nedenlerinden biri de bu. Devamını Okuyun

Etiketler: ,