Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

 

Aralık 9th, 2012 | in Dil & Edebiyat, Kültür ve Sanat, Yaşam | 1 yorum

Türkiye Yardım Sevenler Derneği Fatsa Şubesi tarafından organize edilen ve Fatsalı yerel sanatçı ile şairlerin sahne aldığı, “Bir Söz Bir Saz” gecesi davetliler tarafından ilgi ve beğeniyle takip edildi.

Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda düzenlen Bir Söz Bir Saz gecesine başta Ordu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ ve eşi, Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof.Dr. İsmet BALIK, Kaymakam Bekir ATMACA, Belediye Başkanı Hüseyin ANLAYAN, AK Parti Ordu İl Başkanı Hüseyin AKYOL,İlçe Jandarma Bölük Komutanı Yzb.Fatih ÇETİL, İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin ARSLAN, MHP İlçe Başkanı Şakir Cemal UYGUN, Vakıfbank Ünye Şube Müdürü Ali Yavuz DAĞ, bir çok seçkin konuk ve çok sayıda ilçe halkı katıldı.

Hazırlık komitesi, Türkiye Yardımsevenler Derneği Fatsa Şube Başkanı Nimet KOÇ, Ordu Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Ahmet FİDAN, Radyo Mega Genel Yayın Yönetmeni Kemal KOÇ, Şair Hasan GENÇAY ve T.Y.S.D. Fatsa Şubesi Yönetim Kurulu'ndan oluşan program ilgiyle izlendi. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , ,

 

Bir sevda, bir tutku, bir adayış, bir tavlayıştır EMEK!

Üretmek, sorgusuzca, sebepsizce direnerek çileli bir yolculuğa çıkar bir YÜREK!

* * * * *

Durmadan, dinlenmeden, gücünü kendinden görerek ve didinerekten,

Öbek öbek serilir sözcükler satırlara, özden koparak ve bilenerekten,

Bir buhur tütsüsü yanar ciğerde, çevresini meczederek,

Bir köz damlar özden, yüreklere iz ederekten,

* * * * *

Bir sevda, bir tutku, bir adayış, bir tavlayıştır EMEK!

Üretmek, sorgusuzca, sebepsizce direnerek çileli bir yolculuğa çıkar bir YÜREK! (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

 

İki Elmanın Yarısıymış, Hıh, Olmuyorsa Zorlamayacaksın Arkadaş

Bazen konu komşudan bazen eş dosttan çoğu zaman da yakın akrabalardan zorlarlar sizi. Bir kere yan yana geldiyseniz, yakıştırılmaya başlamışsınızdır. Herkes ezberden manzara koyar, kimi laflarıyla fena dokundurur sizin manzaranızı yansıtmak için tuvale, kimi dolaylı aktarımları tercih eder. Adeta hep bir ağızdan sizi yamamaya çalışırlar birbirinize. Tıpkı resimdeki elma gibi. Siz de “hııı, sahiden de öyle” diye birbirinize bakarak tasdikleşirsiniz. Hoş her ikiniz de bilirsiniz ya, zoraki birlikteliğinizi ve yüreğinizdeki çengelli iğneleri. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , ,

Şubat 11th, 2009 | in Psikoloji, Siyaset/Politika, Tarih, Toplum, Yaşam | 1 yorum

“Bir Bebeğin Doğuşu”

 

Bebek doğuyor!… Inga ınga, vıyak vıyak, Acep bu sabinin hali ne olacak?

Sabi mi!? Yok mu bu yavrunun adı anacak?

– Var tabi onu basına paşası sunacak. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , ,

 EDİTÖRDEN

“Dağlar erimekte bir bir hemencecik yanıbaşımızda,

Yüreklerimiz buruk, bedenimiz üşümekte tir tir,

Ve, bir bir giden değerlerin ölümüyle.

Fazıl Hüsnü Dağlarca Ustayı Kaybettik

İşte büyük ustayı kaybettik. 15 Kasım 2008 tarihinde. Özellikle geçmedik haberi, bakalım kimlerden ne sesler çıkacak diye. Tıpkı Türkiye manzarası gibi. Eserler ortada, yılların kristalleştidiği ürünler içimizde, yeri geldikçe söz edilen ama ölümü bile es geçilen acı gerçeği paylaşıyoruz bu gün sizlere.

94 yaşındaki şair Dağlarca kronik böbrek yetmezliği ve kateter enfeksiyon sebebiyle hastanedeydi.  15 Kasım saat 16.50 itibariyle vefat ettiğini söyledi.

Büyük Usta Hakkında Kısa Bilgi:

26 Ağustos 1914 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Dağlarca, (daha&helliip;)

Etiketler: , , , ,

 

İstanbul’un Hasbihali İETT

 

 

Bir İstanbul aşığı olduğum için, ve istanbulu iliklerine kadar yaşamış ve sindirmiş, otobüs duraklarında otobüs beklemiş, her bir otobüste on binlerce anısı olmuş biri olarak 1998 yılında kaleme aldığım ve telif hakkını İstanbul’a ve İETT ye armağan ettiğim “İstanbul’un Hasbihali” adlı şiirimi sizinle paylaşmak istiyorum bu pazar.

Bu şiiri İstanbul’u sade bir vatandaş olarak yaşamış insanlar daha iyi anlar. İETT her zaman cap canlı ve İstanbul’un ve İstanbullu’nun güzidesi olacaktır.

İETT: İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (Hali hazırdaki adının açılımı) (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,

Mayıs 1st, 2008 | in Anı & Günce, Ekonomi, Yaşam | Yorum Yapin

Bu gün çok acıktım usta!
O niye evlat, her Allah’ın günü aynı işi yapıyosun.
Yok ustam, ninem rahatsızdı, onu hastaneye götürdüm sabah işe gelirken. Yiyemedim hiç bişey.
Geçmiş olsun, neyi varmış ninenin?
Her zamanki gibi ustam, romatizmaları, baş ağrısı, öksürüğü, halsizliği,
Doktora gidince hep aynı şey. Bir ağrı kesici, bir iğne, yine ıhlana mıhlana dön gerisi geri.
Neyse ustam ben yemeğe çıkıyorum.
Tamam evlat geç kalma.
Daha iki araba var zımparalanacak.
Haaa, Osman Ustanın oradan gelirken, bir poşet üstüpü al!
Tamam usta.

Ohhh beee, bu gün de öylen oldu.
Yemek sırası ekmek sırası, hava da güzel dışarıda yerim artık.
Ellerimin acısı karnım doyunca geçer yine. Ah keşke nasırlar da geçse! Allahım ne büyüksün.
Açlıkla terbiye etme beni!
* * *
Bekir abi, oradan yarım ekmek arası yaparmısın!
Alii, oğlum bu seferde köfte koyayım araya haa ne dersin?
Bu gün çok açım Bekir abi, iki tane koy bu sefer ekmeğin arasına!

Bu gün bayram olacak bana. Kaç haftadır ilk defa köfte koyduracağım ekmeğin arasına.
* * *
Aliii, oğlum bakıyorum da ekmeğinin içi bugün dolu.
Kerim ben senin gibi baba desteği almıyorum oğlum, kolay mı öyle.
Benim en güzel yemeğim, bir su bardağı çay, köfte yağına batırılmış soğanlı tuzlu ekmek.
Arabaları zımparalarken işte, hep bunu düşünürüm.
Bir sonraki köfteli ekmekarası öğle yemeğini.
İki haftada bir bayram bana.
* * *
Aliii, oğlum ekmeğin hazır, çayını kendin koy!
Sağol Bekir abi, yetiştim.
* * *
Ali gazete kağıdına sarılmış köfteli ekmeğini alır. Her zamanki gibi. Gözü hiç bir şey görmeden yemeğe başlar.
Başlar başlamasına da, ekmeğin dışındaki gazetedeki habere gözü ilişiverir.
* * *

Gazete haberi: 1 Mayıs İşçi Bayramı, İşçiler 1 mayısı Taksimde yapmakta ısrarlı, hükümet Taksimde kutlamaya yanaşmıyor. 1 Mayısı emeğin bayramıdır Taksimde kutlanacak diye direten sendikalar direniyor.

* * *
Ali bundan sonrakileri içinden konuşur. Bir hışımla sarıldığı yarım ekmeğini yerken.

1 Mayıs işçi bayramıymış. Vay bee, bir de işçilerin bayramı varmış. Bu gün bir mayıs sahi.
Acaba İstanbul nasıl, taksim nasıl bir yer, Ah keşke Ümraniye’deki yengemde olsaydım ben de giderdim. Oğlum ali, sen kim, bir mayıs kim. Ekmeğini bitir doğru zımparaya, Daha iki araba var zımparası bitecek, bir tanede macun çekilecek. Akşam zor olacak zor. Yaaa tamam da bu ne biçim bayram. Ben ne zaman kalfa olacam. Ben ne zaman şöyle lokantaya kurulup ta Kasım abi gibi bi güzel kurulup ta oğlummm, bir kuru bir pilav yanına cacık diyecemm.

Yürü oğlum Ali, usta geç kalınca küplere biner şimdi. Gazete haberi rüyandır senin. 1 Mayıs çalışma bayramı. Ninem haftalığıma mahkum. Ben zımparaya. Bir gün belki ben de görürüm 1 Mayısı Taksimi, İstanbul’u.

Ali ekmeğini yedi, çayını içti, gazete kağıdını buruşturup atacakken, arka sayfada bir eleman ilanı, İstanbulda hemide. Alinin gözleri parıldadı. Koşar adımlarla işinin yolunu tutarken daha dinç ve emin adımlarla.

Emek kutsal dinlenme hak, bayram haktır. Bütün emekçilerin 1 Mayıs’ı kutlu olsun. 1 mayıs yazısı.

Not:
Bu sitede yayınlanmakta olan yazılar https://www.yazarport.com, https://www.gunesgazetesi.net https://www.bilgiagi.net https://www.bilgievreni.com, https://www.siyasalforum.net https://www.gercekgazete.web.tr ile, Gerçek Gazete, Halkın Sesi, Güney Marmara Yaşam ve Fatsa Güneş gazetelerinde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.

Etiketler: , , , , , ,

Sevgili okurlarım. Beni bağışlayın. Bu gün işlerimin yoğunluğu nedeniyle yazımı yazamadım. Gündemimde konuların birikmesi de cabası. Ancak sizlere 1991 yılında kaleme aldığım ve 1996 senesinde (daha&helliip;)

Etiketler: ,