Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Archive for Kasım, 2009

 

Kasım 3rd, 2009 | in Hukuk, Siyaset/Politika | 3 tane yorum

Kuvvetler Ayrılığı mı Dediniz? Hangisi?

Demokratik parlamenter sistemlerinin en temel özelliği olan “kuvvetler ayrılığı” ilkesini 1923 lü yıllardan 2000 li yıllara kadar ağır aksak tanımlamamız mümkündü. Bu kronolojik aralıkta, yer yer sistem meclis hükümeti sistemine, oligarşiye, militarizme, yargı devletine, teknokrasiye meyil gösterse de, bu gün için, kuvvetler ayrılığının fil ayakları olan yasama yürütme ve yargı erkleri cumhuriyet sonrası klasik tanımlamasını oldukça aşmış çizgisinden oldukça şaşmış durumdadır.

Bu Günkü Kuvvetler Ayrılığının Determinantları:

1. Yasama: Silik olmasının yanında dominant parti başkanları sultasında inleyen ezik milletvekillerinden oluşan topluluk. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , ,

Diyanet’e Açık Çağrı: Hac Kursları Başlamalı!!

 

Son yıllarda hatırı sayılır yeniliklere imza atan Diyanet, Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK, İşleri Başkanlığı, gibi kurumlarla koordineli olarak hac konusunda da yine yeni bir ilki başlatmalıdır.

Hacca gidecek hacı adayları, kesin gidiş tarihine kadar en az iki hafta olmak üzere toplam 15 gün hac kursu görmelidir. Hac kursu veya seminerine katılım zorunlu olmalı ve bütün bir hac yolculuğu boyunca gerekli tün bilgiler verilmelidir.

Bu bilgiler şunlar olmalı ve bu madde madde belirtilen konuların her biri ayrı birer saat ders olarak (oturum olarak) gösterilmelidir. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,

Yitik Şehrin Koca Çınarının Düşen Son Yaprağı

Muhallebi çocukları, plastik, poşet ve plazma ekran devrinin bebeleri okumasın bu yazıyı!

 

Gün olur devran döner derler çoğu zaman. Gün olur olmasına da devranın dönmesi ne gizemdir bilir misiniz.

Dikine dikine muntazaman yerleştirilmiş, kara kıyamete meydan okumuş, güneşin yakıcı sıcaklığında kavrulmuş hayli kararmış ve de aşağı doğru uçlarından yıllara meydan okudukça dökülmeye mecbur kalmış cumbalarıyla vakur, duvarlarında incir bitmiş ahşap konakları görürsünüz bazen yürürken yitik şehrin en gözde avuç içi meydanlarından dap daracık ara sokaklara girdiğinizde. Cümleler kurarsınız, tıpkı bu yazının bir önceki cümlesi gibi, uzun uzadıya beyninizde devirler devranlar dönderirsiniz. Hoş beyninizde dönderdiğiniz devranların döngüsü, varsaydığınız uçuk kahve anıların derinliği sizin yaşınızla orantılıdır ya. Zaten bu pazar yazısısını öyle yeni yetmeler, muhallebi çocukları, palazma, plastik poşet devrinin insanları okumaz, okusa da hiç bir zevk almaz. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , ,