Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Siyaset/Politika

 

 

Resim: Siyasal Düşüncelerdeki Flörtleşme Karmaşasının Sonuçları

 

Yakın Dönem Türk Siyasal Hayatındaki Siyasal ve İdeolojik Evliliklerin Yumuşakçalaşma Süreci ve Cinin Şişeden Çıkması
Son 25 yılın belki de tek en iyi yönü, yakın dönem Türk Siyasal Hayatında her kesimin her kesimle bir şekilde bir dönem dahi olsa kurumsal evlilik ve flört dönemi yaşamış olmasıdır. CHP-Saadet, AKP-HDP, MHP-AKP, CHP-İyi Parti, İşçi (Vatan) Partisi-AKP, İyi Parti-HDP, CHP-HDP, Saadet-ÖDP-CHP-BBP… vs. Eski ideolojik ayrışmaları temsil eden her bir parti, hem iktidar hem muhalefet bloğunda birbiriyle çapraz-düz, simetrik-asimetrik, soyut-somut, doğrudan-dolaylı sıra dışı ne kadar olacaksa en az o kadar karmakarışık ilişkiler içine girdiler, ortaklık yaptılar, belki dost, belki kardeş, berki ortak belki işbirlikçi oldular. Bu ilişkiler bütünü evlilik olsaydı eğer, rengârenk çocuklar, hatta ucubeler doğardı. Çünkü bu süreçte bu partilerin hem ilişki türü, hem de ilişkide bulunan kitlelerin yapısı anomalilerle doluydu. 
 
Kısaca, Z. Gökalp’ten gelen, Türkçülük-Batıcılık-İslam’cılık* akımlarını temsil eden, onlarca parti, hem iktidarda hem muhalefet kanalında çok yakın işbirliğine ve ortak kadere baş koydular.
 
Bu gün için hiç bir siyasi partinin hiç bir siyasi partiyi VATAN HAİNİ veya Devamını Okuyun

 

Resim: Zafer Bayramının Vecizesi: “Yurtta Barış Cihanda Barış”

 

Gençlik yıllarımda Atatürk’ün Yurtta Barış Cihanda barış sözüne gıcık olurdum. Biz barış derken, dünya üstümüze geliyor diye hayıflanırdım.

Zaman içinde düşünce iklimimde meydana gelen değişim, kültürel evrimleşme belki de olgunlaşma ile, bu sözün gerçekten de ayakları yere basan ne kadar veciz bir söz olduğunu anladım. Hiç bir dünya milleti başka ülkelere saldırmasın, sömürmesin.

Medeniyetse gerçekten dünya insanlarının amacı, herkes oturduğu yerde otursun. Amaaa, 1000 yıldan fazladır bizler Anadolu’da yaşıyoruz. Birileri kalkıp bizi yurdumuzdan atmak, bizi sömürmek isterse, ulus olarak dişimizle tırnağımızla mücadele verir yaşadığımız yurdu elbet savunuruz.

Bizim kurtuluş mücadelemiz savunma, hayatta kalma, yurdunu koruma mücadelesiydi. Bu topraklar Devamını Okuyun

Etiketler: ,

 

Resim: Kökten Çözmek Gerekti!

Tarihte Bu Gün: 1- Uluslararası Çalışma Örgütü, kuruldu. (1919)

Bu örgüt, bütün dünyada işçi sınıfının İNSANCA YAŞAMA mücadelesinin önemli bir kilometre taşıydı. Şimdi ne oldu. Bir virüs dizisi çıkardılar. Onyıllar öncesinden planladıkları gibi, Uzakdoğu’dan dünyaya saldılar. Amaç neydi: Dünya nüfusunun 500 Milyona çekilmesiydi elbet. Bunu da silahla yapmadılar suç olmasın, savaş çıkmasın diye. Ama dün ULUSLARARASI ÇALIŞMA ÖRGÜTÜ işçi sınıfının kazanımlarının dönüm noktasıyken, bugün 500 milyona çekilecek dünya nüfusunun argümanlarını konuşuyoruz.

Peki Nedir  Bu argümanlar:

Niçin Dünya Nüfusu 500 Milyona Çekilmek İsteniyor?

1-Dünya üzerinde yaşlı nüfus gittikçe artıyor ve emeklilik sistemleri İFLAS etmeye başlıyor. Emekli maaşlarını tedricen düşürmek, hem mevzuata müktesep haklara takılıyor hem de toplumsal tepkilere neden oluyor, bu büyük bir sorundu KÖKTEN ÇÖZMEK GEREKTİ

2-Teknolojinin aritmetik değil geometrik gelişmesi Devamını Okuyun

 

Resim: Guide Stones Principles

Her harfine katıldığım ABD’nin Georgia Eyaletindeki resimde görülen anıtta geçen 8 modern ve 4 antik dilde taşa kazınmış ilkeleri açıklama gereği duydum.

GUIDESTONES İLKELERİ:

Ön Bilgi: Anıt, Amerika’nın Georgia eyaletinde, 22 mart 1980 de dikilmiş, üzerinde 8 modern ve 4 antik dilde yazılmış mesajlar ve bu mesajların Babil çivi yazısı, klasik Yunan, Sanskrit ve Mısır hiyeroglif versiyonlarının da bulunduğu büyük granit anıt. Anıtta insanlığa öğütler yer alıyor. Anıt aynı zamanda astronomik bir rehber ve takvim. Altında bir de doğru zamanda ortaya çıkacak bir zaman kapsülü (time capsule) yerleştirildiği de anıtta yazanlardan.

Aydınlanma Çağı’nın StoneHenge’i olarak ta adlandırılır.

Yeni Çağın İlkeleri anlamına gelen ve her harfine imza atmakta olduğum bu ilkeler aşağıdaki Devamını Okuyun

 

Resim: Ertelenen İstanbul Seçiminin Merkezi ve Yerel Öncü ve Artçı Etkileri

 

Kürt, Türk, Pontuslu, Alevi, Zaza… Ötekileştiren, ötekileştirilir!…
Ötekileştirenlere inat, gecenin onikisinde bile yüzbinler hatta milyonlar sloganlarda birleşebiliyor.

Bu sözde değil özde Türkiye İttifakıdır, bu, DEMOKRASİ ittifakıdır. Bu asla bir araya gelmez denilen tarafların yönetişim uzlaşmasıdır. İsteyine oluyor. Ve oldu.
Egemen medyaya rağmen, başkanlık rejiminin otorite temerküzüne rağmen… Dejavu yaşar gibiydi İstanbul. Tıpkı, 27 Mart 1994 teki gibi.

Öyle veya böyle, TÜRKİYE’NİN BİR ÖZETİ DURUMUNDA OLAN milyonlarca İstanbullu, TEK ADAM YÖNETİMİNE, ARABESK BAŞKANLIK SİSTEMİNE, Merkezi yönetime, kibire, liyakatsizliğe kırmızı kart göstermiştir.

Oysa ki bizim de aylarca yazıp çizdiğimiz gibi, seçimler Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , ,

2Yerel Seçimlerde Denizler Yarıştı: Akdenizden Karadenize Yerel Seçimler

Akdeniz, Ege, Marmara ve Karadeniz. Akdeniz Ege Denizi ile birlikte, doğusundan batısına kadar, sosyal demokrasi ve yaşam tarzlarının korunması yönünde mücadele verdi, toplumu ötekileştiren dile, el ele, kol kola karşılık verdi.

Bu seçimde Marmara, her iki cephenin ciddi mücadelesine tanıklık etti. Bu savaşı, adeta, Türkiyenin koynunda bir deniz olarak, içinde hissetti ve yer yer yarışmalar kıyasıya bıçak sırtı devam etti. Ama Karadeniz bölgesi, içinde bulunduğu milliyetçi muhafazakar damarın etkisiyle BEKA söylemlerinin rüzgarıyla statükoyu Devamını Okuyun