:: Psikoloji

Resim: SekreterCell Uygulaması İle Çok Yüksek Fatura Ödeme Tehlikesi
Spam Arama veya Olası Dolandırıcılık İle Cebinizdeki Paranız Çalınıyor!
MOBİL iletişim firmalarının SekreterCell vb. uygulamaları var. Bu uygulamalar önceleri çok faydalıydı. Çünkü bize ulaşılamadığında veya telefona cevap veremediğimizde veya o an telefonla görüştüğümüzde arayan kişi sesli mesaj bırakıyor biz de daha sonra ayda örneğin 2 liraya servise abone olarak mesajlarımızı dinliyorduk. Buraya kadar her şey harika.
Şu an bu tür servislere SPAM NUMARALAR veya OLASI DOLANDIRICILIK FİRMA NUMARALARI dadandı. 212 veya 216 kodlu bir sabit numara sizi arıyor, numaranın adında OLASI DOLANDIRICILIK ibaresi yazıyor. Açmıyorsunuz. Burası da normal. Çünkü üzerinde OLASI DOLANDIRICILIK yazıyor. Ancak sorun şurada başlıyor:
Bu numaralar örneğin benim +90532513… diye başlayan cep telefonu numaramı arıyor. Ben o sırada telefonun başında değilim. Ya da telefon elimde değil. Olası spam numara ben telefona cevap vermeyince sesli mesaj bırakıyor. Ne var, bıraksın bundan kime ne Devamını Okuyun
Aralık 9th, 2020 | in
Bilim & Teknoloji,
Bilinçlenme,
Dünya,
Eğitim,
Ekonomi,
Felsefe,
Fütüroloji,
Kent/Şehir,
Medya & İletişim,
Psikoloji,
Sağlık,
Toplum,
Yaşam |
Yorum Yapin

Resim: Çip Takmışlar Neyime?!
Bu Söze Ayar Oluyorum:
“Yurdum insanının beynindeki çip büyük (veri sahip)lerinin neyine”
ŞİMDİ:
cavit19)) aşısı ile genlerimizle oynanıp mikro ölçekli damar içinde dolaşabilen transistörler ile çiplenecekmişiz diyorlar. Bu, bu gün mümkün değil belki ama 5 en geç 10 yıl içinde olağan bir gerçeklik haline gelecek.
KONU BU MU SADECE TABİ Kİ DEĞİL!
- Akıllı telefonlar çıktığından bu yana telefon bazlı büyük veriyi yönetenlerin birer parçası olduk zaten. Davranışlarımız başta olmak üzere metabolizmamız kontrol edilebilir durumda.
- Ön kamera aracılığıyla en basit bir uygulama yüklerken bile bir çok şeye izin veriyoruz, bu izinlerde zaten mikrofon kontrolünü ve kamera kontrolünü çoğu uygulamanın kullanımı için kabul etmek zorunda kalıyoruz. Böylelikle zaten 7/24 hem dinleniyoruz, hem izleniyoruz. Uyku düzenimiz dahil her şey Devamını Okuyun

Resim: Döngüye Dair Dîlden Dökülen Duyumsamalar!
Altın oranın ebcedi şaşar.
Zakkum yaprağı egzoz borusunu sentezlerken,
Sıfır bire vurur tınmazken,
Bir sıfırı daha önüne katar semirirken.
Karun hesabını yapar durur kudurur,
Kozmoz yırtar nöronları, öldürürken oldurur.
Üst mısralar güler alt mısralara
Herze içindeyken, yerer eremediği kisralara.
Göz yaşları düşüp parçalanırken yanakta,
Söz yaşları yıkar insanlığı, düğüm düğüm yutakta,
Etiketler: çevre, dil, doğa
Temmuz 11th, 2020 | in
Bilim & Teknoloji,
Bilinçlenme,
Çevre & Doğa,
Dünya,
Eğitim,
Ekonomi,
Felsefe,
İş yaşamı,
Kent/Şehir,
Psikoloji,
Sağlık,
Yaşam |
Yorum Yapin

Resim: Atılan Taş Sayısı İle Ürkütülen Kurbağa Sayısı Arasındaki Uçurum
Alt Başlık: Zurnanın Zırt Sesi!
Dün yazarımız sevgili Ali TARAKÇI’nın Atakan SÖNMEZ ile yaptığı röportajı başından sonuna kadar izledim, Konuşmanın satır aralarında Korona Sürecinin doğal seyrine inanmayanların cehalet ile itham edildiğini duyunca, ben de atılan taş ile ürkütülen kurbağa sayısı arasındaki korkunç farkı bildiğim için, algı yönetimi ile vak’a ağırlığı arasındaki oransızlık nedeniyle sürece karşı allerjik duruşumdan dolayı kendisini arayayım fikir teatisinde bulunayım dedim. Uzun uzun konşutuk. Şark-ul Avsat‘ta ilk yayınlanan yazısına bakmamı söyledi bana. (Tarakçı, 2020) Bu yazıyı da başından sonuna okudum.
Şimdi bazı kısımları Tarakçının yazısından olmak üzere rakamları vereyim. Ama önce şu dakika itibarıyla taptaze bilgileri kaydedelim.
1 Ocak ve 10 Temmuz tarihleri arasında (BU GÜN İTİBARIYLA 10/07/2020) koronadan ölen insan sayısı yaklaşık 558.272 (Vikipedia 2020) Yıl sonuna kadar tahminde bulunsak, kalan 4 ayda toplam 1 Miylon a bile ulaşmıyor.
Sıtmadan ölen insan Devamını Okuyun
Etiketler: algı

Resim: Vee, Yaş Elli, Yolun Yarısı Eder!…
Ve elliyi devirdik.
Yaş Elli, Yolun Yarısı Belli.
Kendi açımdan en güzeli şu oldu benim için. Her yeni yıl, her yeni gün, bana çok daha güzellikler, mutluluklar başarılar kattı. Her yeni gün, hep kazandım, hala kazanmaktayım. Kazanmak ve kaybetmek gerçi ayrı bir konu. ‘Nice kazançlar vardır ki, kaybedilesi, nice kayıplar vardır ki, aslında kazanılmış denilesi….’ Bu sözümü yazı başlığı yapıp başka bir güne bırakalım.
Ahmet diye başladı Ebeveynim hikayeye…
Beş yaşımdan beri hayat öykümdeki rolü kendim devraldım. Diploması bile olmayan merhum anacığımın, mal güderken, (Hayvan otlatırken oluyor dantellektüel söyleyişi))) bana hem büyük harf hem küçük harf ile dört buçuk yaşımda okuma yazmayı öğretmesiyle başladı bütün suç. Gariban bir köylü çocuğu olarak… Biliyor musunuz, bir insanın başarısını görmek için, neleri elde ettiğine veya elinde tuttuğuna bakılmaz. Bulunduğu yere nerelerden geldiğine bakılmalı. Zira, mal mülk makam mevki ve para, haksız yere de elde edilebilir, mirasla da elde Devamını Okuyun

Resim: Hz. Şakayık
1. Yaşam Alanı ve Fiziksel Egemenliği ve Morfolojisi
Bu arkadaşımız çok ilginç bir bitkidir. Kendilerine Anadolu’da Şakayık, Avrupa’da Peony veya Poeny derler. Paeoniaceae ailesinden gelmiştir. Dünyada yaklaşık 30 türü olmasına karşın, Türkiye’de 9 türü bulunmakta. Türkiye’de de Karadeniz, Akdeniz, Ege hatta Güneydoğu coğrafyalarına kadar farklı bölgelerde olsa da bu bitkimiz Kuzey bitiksidir. Marmara bölgesinde yaygındır. Hatta bence, Marmara Gölü çökmeden (deniz olmadan önce, buralarda yaygındı, Marmara Gölü MÖ. 6500-7000 yıllarında oluşunca (şimdi deniz oluyor kendileri) bir kısmı Trakya tarafında, bir kısmı Marmara Adasında bir kısmı da Bursa taraflarında yaşamak zorunda kalmıştır. Hatta bence bu farklı bölgelerdeki türleri de kendilerinin gelecekte alt türe ayrılma ihtimalleri çok yüksek. Bunu Hz. Darwin’in öğretisinde de bildiğimiz gibi gelecekteki evrim ve mutasyon süreci belirleyecektir. Bitkimizin Latince adı, Devamını Okuyun