Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Yaşam

 

Hani bazen ardiyeye girer veya tavan arasına çıkar,  ateşli ateşli size lazım olan şeyi aramaya başlarsınız. Aslında aradığınız şeyin orada olduğunu bilmeseniz de en azından  bilmek istersiniz. Bu ümit ve hevesle biraz da oflaya puflaya. Derken çok uzun zamandır unuttuğunuz eşyalarınızı, terk ettiğiniz anılarıyla birlikte görürsünüz. Bazen de bir sandukça çıkar apansız karşınıza. Bir şevkle hemen aralarsınız Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , ,

Ocak 17th, 2009 | in İş yaşamı, Toplum, Yaşam | Yorum Yapin

Çalışan bayanların feryadıdır bu başlık her hafta tekrarlanır. Bir günlük hafta sonu tatili insan metabolizmasının dinlenmesi için yetmemekte. Üstelik günümüz teknolojik gelişmesi içinde esnek çalışma imkanlarını da düşünürsek bunun ne kadar kolay uygulanabileceğini söyleyebiliriz Devamını Okuyun

Etiketler: , , , ,

Ocak 13th, 2009 | in İş yaşamı, Psikoloji, Toplum, Yaşam | Yorum Yapin

Bundan önceki yazımda, bireyin çevresindeki olay, olgu ve değişiklikler karşısında olumlu veya olumsuz subjektif bir tepki vermesinin doğallığından bahsetmiştim. Buradaki tepkinin toplumdaki makro değerler ile barışıklığı veya bağdaşıklığı ile kişinin “çıkıntı” olup olmadığının göstergesi veya test alanı olacaktır demiştik. Kısaca kişi toplumda “batan” tiplerden Devamını Okuyun

Etiketler: , , ,

Ayvalık sokaklarında dolaşıyorum. İnsanların hep bir ağızdan haykırdıkları slogan kulaklarımda çınlarken yine bir günümün içine doluşan hayat hikayeleri raksetti gözlerimin önüne.

Kalabalıklar arasından süzülürken kaldırımın kenarında, çöpün içinden kara bir şey atladı önüme hızlıca. Onun bana bakışıyla benim ona bakışım belki iki saniye sürse de uzunca dertleştik Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

Ocak 10th, 2009 | in Bilinçlenme, Psikoloji, Toplum, Yaşam | Yorum Yapin

Nereye Kadar Bilinçlenme veya Bilinçlenmenin Sınırı Neresidir?

Evet başlık sanki bilinçlenmeden fayda görülmeyen bir olgu olarak bahsettiğimi düşündürmekte. Ama bilinçlenme konusunda sonsuz bir iyi niyet içinde olduğumu itiraf etmeliyim. Kişisel olarak bilinçli tiplere karşı her zaman geniş ve toleranslı olmuşumdur. Belki de onlarda kendimi bulmaktayım.

Her şeyin bir orta yolu olduğu gibi acaba bilinçlenmenin sonu veya sınır noktası var mıdır? Bu kentbilim literatüründe “en uygun kent büyüklüğü” nün  olup olmaması tartışması kadar basit bir olgu mudur? Bilinçlenmenin son noktası neresidir? Muasır medeniyetler seviyesinin en üstü ne menem bir Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , ,

Yazının başlangıcı insanın dünyada varolduğu/gönderildiği ilk zamana kadar dayandırılabilir. İlkin taşa, ahşaba, toprağa, kile, kerpiçe yazılan bu yazılar zamanla deri ve kağıda yazılmaya başlanmıştır. O günden bu güne, yazı için kağıt temel teşkil etmiştir.

Sanayi devriminden hemen sonra mekanizasyon sonrası otomasyonla ortaya çıkan dijital devrim, Devamını Okuyun

Etiketler: , ,