Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

 

Sahaflarda Bir Ulu Çınar Altında 21’e Girerken Dökülmüş Satırlar ve Ardından Geçen 20 yıl. 

Bu gün 21 yaşımı geride bıraktım. Hani Fatih’in İstanbul’u fethettiği Yaşı.

Bu toprağın bir ulu çınarının dalı mı olsaydım yoksa bir fidanı mı olsaydım.

Bir ulu çınarın dalı olmak elbette ki kolay. Bir fidan varmış zamanında (belki) törenle toprağa dikilmiş, belki kendiliğinden bitmiş. Kimbilir. Bu fidan büyümüş, ağaç olmuş dev gibi.

Onun devasa cüssesi karşısında insanlar ona saygı duymuş onca yüzyıllık yaşına rağmen hala herkes ondan faydalanmakta. Kimi sergisini bağlamış, kimi posterini asmış, kimi sırtını dayamış, kimi gölgesine uzanmış, kimiyse önüne geçip bir kademle fotoğraf çektirerek ölümsüzleştirmekte kendini ve ulu çınarı. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , ,

Yaş 40 Yolun Yarısı

40 yaş bile yolun yarısı değil)))

Yine de temkinli olmak gerek neme lazım!

Aslında Cahit sıtkının revize ettiğim bu sözünü yazı başlığı olarak sunmak beni fazlasıyla ürküttü, korkuttu. Hatta bir an kendi kendime, “yoksa beni toprak mı   çağırıyor” diye söylendim. Neticede sözün akıbeti korkutuyor insanı.

Hazır yolun yarısına gelmişken dünyanın en soğuk olgusu olan ‘ölüm’den      bahsetmek hiç te hoş değil. Üstelik bu güzel ışıl ışıl pazar gününde….

 Gerçi ölüm kötüleri korkuturmuş. Biz hazırız hep sevgiler sevgilisine koşmaya.

Vuslat-ı bakiye varmaya. Niceleri vardır, dünya taşıyamaz yedikleri kul hakkını, dünyaya öyle tapmışlardır ki, onlar için ölüm akıl oynattıracak bir yokluktur bahsini etmek bile demir gibi oturur  yüreklerine. (daha&helliip;)

Etiketler: , , ,

Mayıs 15th, 2008 | in Biyografi | Yorum Yapin

Soylular ile patatesler arasında bir benzerlik vardır. Her ikisinin de değerli kısımları toprak altındadır. Bu benzetmeyle başladığım cümlemi iki gün önceki yazımla (daha&helliip;)

Etiketler: ,