Son yirmi yıla yakındır seçimlere karşı ve siyasal gelişmelere karşı hiç bu kadar depolitize olmamıştım. Tabi bunun kişisel ve genel anlamda bir çok nedeni var.

Haftasonu sandık başına gideceğiz. Yaklaşık üç dört aya yakındır yürütülmeye başlanan siyasal çalışmalar tamamlanacak. Başta hükumet olmak üzere bütün partiler karnelerini alacaktır.

Bu vesile ile sonuçlar hakkında bir kaç irdeleme yapmak istiyorum.

Aslında lafı çok uzatmaya da gerek yok, çünkü bu seçimde, geçen seçimlere göre büyük değişiklikler olmayacaktır. Son üç dört aydır müteaddid defalar dile getirdiğim gibi, 2007 seçimlerinde siyasal partilerimizin almış oldukları oylar bu seçimde de aşağı yukarı (+/-) korunacaktır. Parlamentodatemsil edilen üç siyasal partimizin önceki seçimlerde almış oldukları sonuçlara göre bu seçimde her birinin artı ve eksileri bulunmaktadır.

Büyükten küçüğe sırayla değerlendirecek olursak:

Ak Parti:

1. Geçen seçime göre bu seçimde iktidar partisi için birkaç değişme olmuştur. Bunların en başında gelen olgu, AK Parti'nin ideolojik anlamda halkın önüne getirdiği bir argüman kalmamıştır. Başörtüsü sorunu, Cumhurbaşkanlığı seçimi sorunu, meşruiyet sorunu vb. ideolojik anlamda mutad olarak ileri sürdükleri argümanlar gündem dışı kalmıştır. Ancak AK Parti bu ve bunun gibi argümanların tüketilmiş olduğunu çok iyi analiz ederek yeni ama ideolojik olmayan iddialarla halkın karşısına çıkmıştır. Bu iddialar da son derece profesyonel bir şekilde pazarlanmış ve zamanlaması da başarıyla ajandalanmıştır.

2. Ak Parti'nin projeleri mega proje veya dev proje olsa da "halkın bu palavralara kanmayacağı" gibi yüzeysel ve hamasi değerlendirmede bulunmak oldukça saçma olacaktır. Çünkü AK Parti, son üç yıldır proje anlamında vaad ettiklerini eksikleri gedikleri olsa da gerçekleştirmiştir. Bu nedenle birinci olarak iktidar partisi olması nedeniyle, ikinci olarak son üç dönemdir iktidar partisi olması nedeniyle, üçüncüsü de böylesi projelere İstanbul Belediyesi'nde bir çok örneği görüldüğü gibi üstesinden gelinebileceği üzerinde önemli bir teredddüt olmayacaktır.

3. AK Parti, son on yıldır iktidar olmanın çok büyük avantajıyla bürokraside ve devlet mekanizmasının bilişim ve iletişim merkezlerinde tam olarak hakimiyeti ele geçirmiştir. Bu nedenle AK Parti, şimdiye kadarki iktidarlardan çok daha fazla olarak bu seçimde iktidar olmanın avantajını kullanacaktır. Bu imkanı AK Parti değil bütün partiler aynı şekilde kullanacağı için etik açıdan göze batan bir sorun olmayacaktır.

CHP:

CHP'de geçen seçimden bu seçime değişen tek şey, Baykal'ın bir operasyonla gidişi ve aynı şekilde Kılıçdaroğlu'nun bir operasyonla partinin başına getirilmesi olmuştur. Bu süreçte değerlendirilebilecek tek olgu KILIÇDAROĞLU nun getirisi ve götürüsü ile, BAYKAL'ın getirisi ve götürüsü olacaktır.

1. Baykal'ın Getirisi ve Götürüsü:

Bilindiği gibi, Baykal'ın partisi içinde büyük bir muhalif kitlesi vardı. Her ne kadar kendisi karizmatik bir lider olsa da Baykal partisine hiç bir zaman tam olarak hakim olamamıştır. Bu nedenle ki, kaset operasyonunda partisi içinden bile destek alınmıştır.

Buna rağmen Baykal taban üzerinde güçlü bir etki bıraksa da, hizipçi kişiliği nedeniyle ondan bir an önce kurtulunması gereken bir lider halini almıştır. Sürekli ve düzenli olarak partisinin oylarını düşürmüştür.

Kılıçdaroğlu ise, CHP ye mutlak anlamda yeni bir kan getirmiş ama lider tipi olarak kifayetsizliği ortadadır. Kendisinin dürüst kişiliği ve ilave olarak halka yakın kişiliği CHP ye bir parça da olsa oy kazandıracaktır. Ama buna karşı bu kazandıracağı oyları kifayetsiz bir lider olmasından dolayı kaybettirecektir.

2. Dünyada Sosyal Demokrasinin düşüş trendindeki devam. Sosyal demokrasi genel anlamda dünyada düşüş trendindedir. Düşüş trendinde olmadığını kimi sosyal demokratlarca iddia edilse bile, en azından yükselme trendinde olmadığına hemen herkes hak verecektir.

3. CHP nin bütün dünyadaki örneklerinin aksine gerçek anlamda bir SOSYAL DEMOKRAT bir parti olmaktan ziyade FAŞİST bir tavırla DEVLETÇİ bir parti olması ise onun önünü tıkayan bir başka olgudur. CHP nin ülkenin ezilen dar gelirli kitleleri üzerindeki hakimiyetsizliği bunun en güzel örneğidir. (Dar gelirli veya fakir kitlenin mikro krediyle iktidar tarafından ele geçirilmiş olması ise bu bağlamda CHP için bir başka açmazdır.

MHP:

1. MHP için mutlak olan gerçek önceki seçime göre oylarını korumasıdır. Önceki seçime göre, iktidarın ülkenin doğu bölgelerine yönelik yürüttüğü açılım projesi karşıtlarının MHP de odaklanmasının sağlanması gerekiyordu. MHP bu veriyi kullanmıştır. Ancak açılım sürecindeki muhalif yaklaşımın çok fazla ileri boyutlara görülümesi de o bölgeden fazla oy kaybına malolacağından dolayı hassasiyet gösteren bir olguydu. Bu ve bunun gibi değişimler karşısında MHP son seçimden bu güne elindeki oy oranını korumuştu.

2. MHP ve Kaset Olgusu:

İktidar partisi MHP nin son üç – dört yıllık süreçte hissedilir bir yükselme trendi sergileme endişesine karşı, şu ya da bu şekilde onu sarsmayı başarmıştır. Ne var ki, bu tür operasyonlarda halk genellikle mağdurun yanında yer almıştır. Hatırlanırsa AK Parti ve Sayın Erdoğan da bu mağduriyetin avantajını kullanmıştır. Ancak ortada bir fark vardır, Ak Parti ve Erdoğanın mağduriyeti masumiyet ile yüzlenebilirken, MHP nin mağduriyeti masumiyetle yüzlenememiştir. Bu konudaki sonucunu bir kaç gün sonra zaten görebileceğiz.

Diğer Muhalefet Partileri:

Bu seçimde malesef diğer hiç bir muhalefet partisi için dramatik bir yükseliş beklemiyorum. Bu dramatik yükseliş, eğer Numan Kurtulmuş Saadet Partisinin başında olsaydı görülebilirdi. Bu da iktidar partisinin oylarını düşürecekti. Ancak kanımızca yine AK Partinin kurnazca manevralarıyla Numan Kurtulmuş Saadet Partisi'nden koparılmıştır. Numan Bey'in kendi partisinde kayda alınır bir varlık göstermesini beklemiyoruz. Saadet Partisi'nde de bu haliyle artış gösterecek bir trend görme imkanı bulunmamaktadır. Saadet Numan Kurtulmuş ile patlama yapacakken, Numan Kurtulmuş'un partinin başından gitmesi veya gönderilmesi, ne Saadet Partisi'ne ne de Numan Kurtulmuşa hayır getirmeyecektir.

Sonuç:

Bu seçimde de sonuçlar bir önceki seçime göre çok önemli bir farklılık göstermeyecektir. Zaten gelişen teknolojik ortam, insanların sosyolojik olarak gittikçe türdeşleşmesi (tek tip yaşantıları) katılım bilincinin azalması seçimleri gittikçe daha fazla bir şekilde anlamsız hale getirmektedir.

Bu seçimlerde sonuçlardan daha fazla önem taşıyan olgu, halkın gittikçe artan oranda depolitize olmaya başlamasıdır.

Ergenekon Süreci'nin bu seçimde CHP ye ve AKP ye artı puanlar getirdiği gibi eksi puanlar da getirecektir. Yani Ergenekon sürecinin siyaseten (kanımca) partilere aritmetik bir katsısı olmayacaktır.

Seçimlerin tüm halkımıza hayırlar getirmesi ümidi ile, esen kalınız.

Not:

Bu yazı, www.bilgiagi.net, www.bilgievreni.com, www.gazetecanik.com, www.kamudanhaber.com, www.siyasalforum.net, www.ahmetfidan.com ile, Halkın Sesi, Gazete Canik vb. kağıt bası gazetelerde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.

Etiketler: , , , , , , , ,