
Resim: Basın İlan Kurumu Yeni Yönetmeliğinin Yerel Basına Etkisi
Basın İlan Kurumu (BİK) Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliğine İlişkin Değerlendirmeler:
Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği’ne ait, Whatsapp Grubuna düşen Basın İlan Kurumu Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği’nin taslak metni kağıt bası ve dijital tüm yerel basın kuruluşlarını ezip geçmektedir.
Basın İlan Kurumu 1961 yılında195 sayılı yasa ile kurulan, kamu tüzel kişiliğine sahip bir kurumdur. Bu yapısı ile, yönetmelik çıkarma yetkisine sahiptir. Her kamu tüzel kişisi, kendi yönetmeliğini kendisi çıkarabilir. BİK te bu yetki, yönetim kurulu teklifi ile Genel Kurula aittir. BİK 5187 sayılı Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 7418 sayılı (torba) kanun kapsamında bazı değişiklikler getirilmiş bu değişiklikler kapsamında “Basın İlan Kurumu da İlan vermeye ilişkin hususları yeniden düzenlemek zorunda kalmıştır. Bu nedenle 7418 sayılı yasanın 39. maddesinin a bendi gereğince, 1 Nisan tarihine kadar bazı düzenlemelerin yapılması zorunluluk halini almıştır.
- Basın İlan Kurumu, 195 sayılı yasaya dayalı olarak, Parayı (ilan bütçesini) organize Devamını Okuyun

Resim: Daha çok konut mu optimum yerleşim mi?

Resim: Yok Oluşa Karşı Direnme…
Etiketler: direniş

Resim: Otoetnografi: Kirman ve Ağırşak…
Hemen yandaki köşeli parantez içi kısımları, ileri düzey meraklı ve akademik çalışma odaklı okurlarım için yazdım. [[[[[Son zamanlarda insanın doğaya ve geçmişe dönüp bakma arzusunun bir sonucu zannettiğim bilim ve uğraş alanıdır otoetnografi. Edebi tür deneyimlerine ilşikin tarihi başlangıcı ise, en az yaşım kadar (bir elli yıl geriye sayarak))) anlayabiliriz. Teknik olarak, otoetnografi yazılarında iki tür otoetnografik yöntem olsa da, ben her zaman karakterime uygun olanı üzerinden yürümeyi tercih etmişimdir. Tabi ki bu da ‘nitel otoetnografi‘dir. Diğerinin hatırı kalmasın, o da ‘çağrışım yapan otoetnografi‘dir. Bu iki ana türden ayrı olarak az da olsa, etnik, görsel sanatlarla ilgili otoetnografi türleri görülebilir.
Bu konuya ilişkin ilerleyen zaman diliminde DİŞE DOKUNAN bir makale kaleme almayı planlıyorum.]]]]] Köşeli parantezden çıktıktan sonra, pazar yazısı tarzında nitel otoetnografik yolculuğumuza devam edelim. Belki konu derinleşirse ikincisi peşinden gelir, kimbilir)))?
Bir OTOETNOGRAFİ örneği üzerinden, MİZAHİ bir güzelleme yapmak Devamını Okuyun

Resim: Türk Salatası (Turkish Salat): Sebze Borânî
Fidania Mutfağı (FidaniA Cuisine; bu gün de yeni bir soğuk yemek (meze) ile sizlerle.
Yurdumun bilim insanları, konuşma ve düşünce özgürlüğü noktasında cesaretleri kırıldıkça, kurufasülye tarifinin “of” olduğu konjonktürde, döneme uygun yemek tarifleri icat ediyor. İşte bunlardan bir örnek. Yoldaki Yolcunun bu günkü soğuk yemeği, (mezesi) Türk Salatası / Turkish Salat, “Sebze Borânî” Bir önceki cümlede geçen koyu renkli yazan yemek adı, © yoldaki yolcuya aittir. Bizzat Kendisi bu yemeğe ad vermiş ve mutfaklar alemine icadını sunmaktadır.
Bu yazımız yarı şaka yarı ciddi tadında olacaktır. Evet yemek icat etmek ve yemek tarifi yazmakla nazik bir serzenişimizi yaptıktan sonra, sahiden ciddi ciddi icat ettiğimiz yemeğin tarifinin ve verdiğimiz yemek adının bütün kültür ve bilim dünyasında sahipliğini ilan ediyoruz.
Şimdi gelelim allayıp pullayıp reklamını yaptığımız Devamını Okuyun

Resim: Senaryo mu, İllüzyon mu, Nereden Yakalım?
ABD donanmasında görevli Deniz Yazarı M. Robertson tarafından kaleme alınan TİTANİC’in batışından 14 yıl önce KAZA SENARYOLARININ DETAYLARINININ BİLE AYNI OLDĞU ŞEKİLDE yazılan 1898 yayınlanan sıradan(!!!!!) bir roman, ve romandaki adı da TİTAN ve bu geminin batma nedenleri 1912 de titanic gemi kazasında gerçeğe dönüşüyor.
(TİTAN 1898 de yazılıyor ve batış senaryosu yazılıyor
TİTANİK 1912 de aynı yer ve senaryo ile YAŞANIYOR. Film değil gerçek hayat(!!!!!)
Bu arada, Kitabın yazarına ne mi oldu, otel odasında kalp krizi diye açıklansa da, zehirlenerek öldürüldü.
Kitabın yazarı adı, (john pier Pont Morgen (robertson), Titanic gemisinin sahibinin soyadı da Morgan…
Morgan, Titanic’in sahibi olduğu firma olan White Star Line’ı 1902 de satın aldı. Üstelik Morgan, FEDERAL REZERV BANK‘ın kuruluş aşamasında, bütün zenginleri gemiye bindirmiş, kendisi de ne tesadüf ki son anda (sözde) hastalık nedeniyle binmekten vazgeçmişti, hayalindeki projenin gemisinin ilk seferinden mahrum olmuştu.))) Burası trajikomik))) Son anda inenlerden, gemiyi inşa eden baş mühendis dahil yaşaması istenen ve federal rezerv bankasında inisiyatif kullanılması Devamını Okuyun