Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

 

bagimlilik-neye-kime-nasil-ne-kadar

Hayat bağımlı başlıyor bir kere.

Bu demek ki, asıl olan bağımlılık, bağımsızlık sa istisnai.

Bu hafta (Cuma günü) Kanal D'nin DOKTORUM Programına davetliydim. Konu: Bağımlılık.

O zaman insan metabolizmasının ve genomunun varsayılan ayarıdır bağımlılık. Zaten sorum ve sorun da bu ya?

Neye ya da kime bağımlı olacaksınız, nasıl bağımlı olacaksınız ve ne kadar

Hayatı bağımlı olarak başlattık. Nasıl olduğu belli. Ana rahmindeki (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

1 Temmuz tarihli pazar yazımın konusu "Bir Yazının Döllenmesi" idi. Bu yazının sonlarına doğru yazı yazmayla ilgili teknik açıklama içinde rasgele belirlenerek ortaya çıkan iki harf "i" ve "d" harfleriydi. Yani sözcüğümüz "id" idi. Bu sözcük pazar yazısı konusu olamayacağına göre, psikolojive bilişim odaklı sibernetik içerikli bir yazı olmalıydı. Sibernetik sözcüğünü bilmeyenler lütfen bir sözlüğe baksın veya google dedeye yazarak araştırsın. Özellikle dipnot koymuyorum.

Mantıktan Dijitale ID

Mantık biliminin kurucusu Aristoteles (M.Ö. 384-322), Elea okulu'ndan ve sofistlerden aldığı feyiz, hocası Platon (Eflatun) un öğretilerinin etkisi ve Makedonya'lı bir Hekimin oğlu (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

 

 

Kadın selam dedi adama ve oturur oturmaz bacağını uzatıverdi adamın önüne…

Aslında onun selam deyişi, paylaşımcılığının, gün içindeki yoğunluğunun ardından bir yorgunluk nefesiydi.

Gecikmeksizin "selam" dedi adam. Her zamanki verilen selamlardan biriydi bu belli ki. O yüzdenadam bakmadı bile, başını kaldırıp ve işine koyuldu.

Vakit akşam üzeriydi…

Arada bir kalabalığın uğultusu içinde martı çığlıkları yükseliyordu.

Kadın işini iyi yapıyormuşsun dedi adama.

Adam da başını aşağı yukarı sallayarak onayladı sessizce. Kadın oturuyor olmanın ve de daha önce (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , ,

 

Akademik Kariyer Üzerine Fütürist İnovatif ve Deterministik Bir Yordamlama

Önsöz, Öndeyi, Öngörü ve Bilumum Giriş İçerikli İzahatımız

"Her şey er geç aslına döner" diye başlayayım. Bakışaçımız belki bu gün için fazlaca zorlayıcı, kronik ve skolastik akademik kalıpları aşan bir gözlem olacak.

Ortaçağ öncesi ve Ortaçağ sonrası dönem düşünürlerin eser ve ürünlerine baktığımızda ister istemez maymûnî bir iştahla imrenmekte oluruz. O dönemin büyük ölçüde zorunluluğu olan bilimsel multidisiplinerlik tablosu düne kadar yadsınan, ürkülen hatta imkansız olarak görülen bir (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , ,

 

 

 

Anestezik Toplumun Kinestezik Teşhisleri ve Tedavileri

Yıllarn beri bir çok defa irdelemekte olduğum uyumakta olan uyuşmuş şu ya da bu nedenle uyutulmuş yığınların bile bile girmiş olduğu anestezik psikozu, kinestezik (devinduyumsal) yöntemlerle ele almak, değerlendirmek ve sonuçlandırmak istedim. Ancak başlıktan itibaren ürkerek okumaya başladığınız  bu konuda sizleri böylesi sosyonevrotik bir konuyla fazlaca boğmayacağım. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Duyu Bozukluklarına Diyalektik Değinimler (I)

 
Diyagnostik Açıdan, Duyu Bozukluklarına Diyalektik Değinimler
Çoğu zaman, gerek sözlü gerek yazılı gerekse işaret diliyle iletişim kurarken çamdan ve kavaktan bahsedilmektedir. Aynı alfabenin, aynı dilin kullanılmasına rağmen, “konuşuyoruz ama nece konuşuyoruz, konuşuyoruz ama anlamıyoruz” şarkı sözündeki duruma düşülür…
 

Dinleme, Algılama Yoğurma ve Aktarma Süreçleri: 

Algı bozuklukları, hataları, algısızlık, İletişim bozukluklarının teşhisinde  en çok üzerinde durduğumuz konuların başında gelmektedir. Bu sorunların çözümlenebilmesi, öncelikle, semptomları patolojik bir veri olarak ortaya koyup diyalektik yöntemle aşama aşama ele almak gerekir. Sürecin diagnostik (diyagnostik) zemine sağlıklı olarak oturtulabilmesi için aşamalandırma veya kategorizasyon şarttır. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , ,

Bundan onyıllar öncesinde saatli radyolar yeni yaygınlaşmıştı. Saat tamircisi ustanın artık radyo tamirinden de az çok anlamak lazım dediğini duyar gibiyim.

Bu gün için tıp bilimi tedavide büyük ölçüde organik dokular üzerinde çalışmaktadır. Düne kadar organik dokular organik yöntem ve tekniklerle yapılırken bu gün organik dokular elektronik, sentetik vb. yöntemlerle tedavi edilmektedir. Yarın ise, tedavi yöntem teknik ve araçları hızla gelişse de, tedavi edilen uzuvlar pür/saf organik olmayacaktır. Bu gün itibarıyla Tıp Fakültelerinin en popüler alanı artık plastik cerrahi olmuştur. Cerrahide, gerek normal cerrahide gerek mikrocerrahide sentetik /anorganik metaryaller yoğun olarak kullanılıyor. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , ,

Dünyanın en uzun ömürlü insanı, Japon Shigechiyo Izumi’ye aittir. Bu kişi 120 yıl 237 gün yaşamıştır. Buna karşılık, Nuh A.S. ın 950 sene yaşadığı söylenmekte. Yalnız bu senenin hangi ölçüye göre veya zaman birimiyle belirlendiği konusunda bilgim yok. Ancak her halükarda bu günkü insanlardan çok çok daha uzun süre yaşadığı kesin.
O zamanın insanlarının metabolizmaları nasıl dayanmış bu kadar uzun yaşamaya merak edilebilir.

Bilgi toplumundaki faktörler nedeniyle insan ömrü 55-60 yaşlarından 75 yaşa kadar uzamıştı. Bu gelişme veya ilerleme ivmesi (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,

“Kader alın yazısı mıdır” diye bir soru geldi bana. Ben de gülümsedim. Gülümsememin nedeni, sorunun son derece basit hatta banal olduğu kadar, bu sorunun cevabının ise, en az banalliğinin tam zıddı kadar zor olmasıdır aslında. Kaderin alın yazısı olması alışıla gelen toplumsal basmakalıp düşünce düzleminde bir gerçek olsa da (daha&helliip;)

Etiketler: , , ,