Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

 

maden-ocaklari-ve-orman-katliami-ahmet-fidan

Akciğerlerimiz Kanser Eden Maden Ocakları

 

Çıbanlar Büyüyor ve sayısı artıyor, yakında bütün akciğerlerimizi saracak!

Istıranca’daki ve Yıldız dağlarındaki maden ocakları, Kapıdağ’daki tavuk çiftlikleri, Kaz Dağları eteklerindeki Bayramiç maden ocakları, Beşparmak Dağları’ndaki maden ocakları…
Hangilerini ortaya koyalım.

Şimdi en başta hayır diyemeyeceğimiz, demeyeceğimiz hususları ortaya koyalım.

  1. Madencilik çalışmaları tabi ki de yapılacak. Kalkınmamız için şart.
  2. Sanayi tesisleri kurulacak. Dünyanın önde gelen ülkeleri arasında önce gelen hak ettiğimiz yeri alacağız. Bütün bunlar için kaynaklarımızı kullanacağız elbet
  3. Mega projeler yapacağız, ülkemiz dev projeler konusunda ilk akla gelen ülkeler arasında anılacak.

Bu günü düşünme kolaycılığı, insan genetiğinin varsayılan ayarıdır. Yukarıda sıraladığım birkaç başlık ve devamı, hemen herkesin istediği, mutlu olduğu olaylardır. Ancak bu gelişmeler ve standartlar için sadece ve (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Nisan 29th, 2014 | in Bilim & Teknoloji, Hukuk, Siyaset/Politika | 1 yorum

adalet-hukuk

 

Türk Adli ve İdari Yargılama hukuku AKIL TUTULMASI örnekleriyle doludur. Bunlardan sadece bir iki tanesini sıralamak istiyorum.

1. Yargıç veya Hakim ile Savcının aynı hizada Avukatın savunma makamı olarak aşağıda yer alması,

2. Duruşma salonlarının YARGILAMANIN ALENÎLİĞİNE RAĞMEN pentagon’un kripto görüşmeleri yapılıyormuş gibi KRALDAN KRALCI MÜBAŞİRLER TARAFINDAN gizli tutulması, girmek isteyenleri bir hışımla dışarı püskürtmesi

3. Son karar açıklanırken ayağa kalkılmasına rağmen her ara kararda (gerekmemesine rağmen) ayağa kalkma ritüelinin devam etmesi

4. İstinaf mahkemelerinin hala işlerlik kazanmaması,

5. Yargıçların tanık, sanık ve iddia makamını dinleyerek kendi başına metin yazıp iddia ve/veya savunma makamının görüşünü dinlemeye bile gerek görmeksizin kafasına göre metin dikte ettirmesi, bunun düzeltilmesine yönelik tarafları ima, baskı, jest mimik ve uyarılarla şiddetle terslemeleri, (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , ,

Şubat 22nd, 2013 | in Hukuk, Toplum | Yorum Yapin

Adı Hüseyin Karakullukçu.

Öyle bildiğiniz türden bir insan değil. Bendeniz gibi. Yani latince prototip, eski dilde nev-i şahsına münhasır, öz türkçede kendine özgü bir karakter. Kesinlikle A tipi / bir dominant.

Önce kısaca tanıyalım, sayın Karakullukçu’yu.

Ben bir kişi veya konu hakkında araştırma yaparken ilk vikipedi’ye tıklarım, ikinci olarak ta ekşi sözlüğe. Çünkü vikipedi’de yazılanlar yüzde 99 doğrudur. Bir nevi sağ duyunun sesidir. Vikipedi’den sonra ekşi sözlüğe tıklarım. Öyle ki, arattığım sözcüğün blok olarak en az on sayfasını harici linklerini dahi tıklayarak okurum. Ekşi sözlükte de bir kişi veya konu her açıdan bütün çıplaklığıyla ve özgür bir ortamda eğilip bükülmeden ortaya konulur. Doğruluk payı, vikipedi ile kıyaslanamayacak kadar farklı olsa da. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , ,

Aralık 11th, 2012 | in Hukuk, Kent/Şehir, Toplum | Yorum Yapin

Şu an için 65 maddeden oluşan Köy Kanunu Tasarısı Taslağı 65 madde olarak öngörülmüş olan 27 sayfalık bir metindir. Tasasısı taslağı metin hacmi bakımından olağan / normal bir içeriğe sahiptir. Teknik açıdan gözle görülür bir sorun yoktur.

Tasarı taslağını içerik açıdan önemli noktalardan madde madde sırayla irdelemek yerinde olacaktır.

1. İkinci maddede belirtilen tanımlar bölümünün ç bendinde köy organları olarak köy muhtarı ve köy meclisi öngörülmüştür. Eski kanunda bulunan İhtiyar heyeti ve köy derneği bulunmamaktadır. Bu konuda şu esaslar dikkate alınsa kanımızca iyi olacaktır.

a) Köyün yürütme organı olarak "Muhtar"ın terminolojik olarak adının korunması yerindedir. Zira yüz yıllık bir süreçte artık oturmuş bir kavramdır. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , ,

Aralık 24th, 2011 | in Hukuk, Siyaset/Politika, Tarih, Toplum | 1 yorum

Anayasaların Yapım Süreçlerinin Özgünlük Anlamda Niteliği Üzerine Bir Değerlendirme

2012 Anayasası YAZMA mı YAPMA mı Olacak?

Dünyanın ilk anayasası M.S. 622 tarihinde hicretin II. yarısında yapılan ve yaygın kabule göre 47 maddede hülasa edilen "Medine Vesikası"dır. Bu Anayasa, 1215 tarihli Magna Carta Libertatum dan 593 yıl önce, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nden 1326 yıl öncekabul edilmiştir.

Medine Vesikası kabul edildiğinde Kur'an'ın indirilmes süreci bitmemişti. Bu yönüyle vesikanın salt "İslamlık" ile ilgi bir kavram olmadığını da belirtmek gerek. Süreç o dönemde Müslümanları, Yahudileri, Evslileri ve Hazreçlileri kapsamaktadır. Bu haliyle söz konusu metin bir (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

 

Sayın Bahçeli'nin Dünkü Konuşması Üzerine Bir Çuvaldız!

Devlet Bahçeli, soyadıyla müsemma, DEVLET gibi bir karakter veya kişiliktir. Onun ağır ve vakur halini hep örnek göstermişimdir.

Şu anki mecliste olan siyasal partiler arasında kemikleşmiş karakteristik bir tabanı olan yeganeparti MHP dir. Devlet Bahçeli, belki yüzde 8 lerde olan böylesi güçlü ve sarsılmaz bir kemikleşmiş kitlenin üzerinde çok daha şımarık ve çok daha pervazsız bir siyaset izleyebilirdi. Güçlü bir taban, teşkilat ve genç jenerasyon ile, değil yüzde 8 yüzde 2 lik bir kitleyi elinde tutan bir kişi bile şımarır veya pervazsızlaşabilir. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , ,

 

Taslağı hükümetin bakış açısıyla önemli ölçüde hazırlanmış olan, ama temel bazı noktalarda çok büyük uzlaşmalar gerektiren, siyasat ve sosyal anlamda mutabakat bağlamında çok daha fazla irdelenmesi gereken 2012 Anayasasının tüm hazırlıkları 12 Eylüle kadar yapılıp 12 Eylül tarihinde ya TBMM Genel Kurulu'nda ya da Resmi Gazetede yayınlanmalıdır.

Bu Anayasanın ilk sivil anayasa olacağından dolayı, 12 Eylül Askeri Müdahalesine gönderme yapılacak manidar bir tarihte kabul edilmeye çalışılmalıdır.

12 Eylülle ilgili olarak daha önce değinilerde bulunmuştum. "12 Eylül Çocuğu" başlıklı www.ahmetfidan.com/12eylul-cocugu/26672] linli yazı(lar)ımda (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , ,

 

"Kanunlar örümcek ağı gibidir, güçlüler onu deler geçer, güçsüzler takılı kalır"

Eşitlik veya hukuk veya adalet, hakikaten güçsüzlerin üzerinde demoklesin kılıcı gibi sallanan sanal veya gerçek bir olgudur. Tıpkı her yıl / dönem, Genel Hukuk veya Hukukun Temel Kavramları derslerimde vurguladığım sözdeki gibi. "Kanunlar örümcek ağı gibidir, güçlüler onu deler geçer, güçsüzler takılı kalır". Bu sözü eskiden bir deyim veya atasözü olarak söylüyordum. Ancak bu sözün bir atasözü değil de 161-180 yıllarının (M.S. II. yüzyıl) Roma İmparatoru, aynı zamanda Stoacı bir filozof olan Marcus Aurelius'a ait olduğunu sonradan öğrendim.

Dünyadan;

Dünyaya baktığımızda, gerek diğer dünya ülkelerinin Birleşik devletlerin (ABD'nin) sorumsuzca saldırılarına ve sömürgesine ve zulmune ses çıkar(a)maması, gerekse dünyanın (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , ,

 

Trafik Cezalarında Yeni Dönem: Estetik Telafi

Yaralanmalı trafik kazalarında, suçlu tarafa kazaya maruz kalan mağdurların ÖZELLİKLE ESTETİK TEDAVİLERİnin yüklenmesi yöntemi/düzenlemesi geç kalınmış olsa da çok önemli bir uygulama olacaktır. Çünkü sosyal güvenlik sistemleri hastane masrafları veya tedavilerini sadece zorunlu iyileştirilmeler için kapsama almaktadır. Oysa ki, herhangi bir mağdur, sorumsuz veya kusurlu bir sürücü nedeniyle bir ömür boyu estetik bozukluklara maruz kalabilmektedir.

Estetik bozukluğun kişisel anlamda manevi yıkımının telafi edilmesi şimdiye kadar pek düşünülmemekteydi. Bu yeni uygulama ile mağdurlar en azından teknolojik imkanlar (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Mart 10th, 2011 | in Hukuk, Siyaset/Politika, Toplum | Yorum Yapin

2012 Anayasası

TRT Haber’in Ekonomi Kulisi programında konuşan Babacan, yeni anayasanın ayrıntılara girmeyecek bir anayasa olacağını söyledi. Bu zaten öteden beri hükumetin bakış açısıydı. Bu konuda 2010 yılı Anayasa revizyonu önesi süreçte 2008-2009 yılndan bu yana bir anayasa taslağı hazırlanmıştı. Bu taslak ta önemli ölçüde ayrıntılardan arındırılmış bir anayasa idi. Bu bizce son derece isabetli bir yaklaşımdır. Zira Birleşik Krallığın (İngiltere’nin) yazılı anayasasının bile olmaması soyut ve/veya özet anayasa kavramının ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,