Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

 

Sevgi Yanılsaması Üzerine Analitik Geometrik ve Mantıksal Çözümleme

Geçenlerde sosyal paylaşım sitesinde, ‎bir dost, ''Bir insana onu sevdiğini hissettirirsen, Onun gözünde senin dışındaki her şey değer kazanır.'' diye bir duvar yazısı paylaşılmış.

Bu yazı pazar yazısı olsa da, içinde duygu ifade eden bu durumu alt başlıkta dile getirdiğim şekilde

Davranış Bilimleri, Psikoloji ve hatta Sosyal Psikoloji bağlamında ele almak gerek.

Bu söz ilk elde doğru gibi görülse de, gerçekte büyük bir hayal kırıklığının yansıması olarak duygunun dramatizasyonundan başka birşey değil aslında. Çünkü, bu cümle (reaksiyon cümlesi olduğundan) sevginin neredeyse tamamıyla gizlenmesini salık vermekte. Oysa ki sevgi hissettirilmeli, gösterilmeli. Yanlış olanı, (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , ,

  Yüreğini Kefil tutmak   Yolun, Yolcunun ve Yolculuğun Üzerine Öz-tutulmasına Dair Sözdeyişlerim

Yol mu önemli, yolcu mu yoksa yolculuk mu önemli diye sorasım gelir bir bilge kişiye.

Kişi ey-dür derviş baba,

yolda ümit var idiyse, yolcunun GÜLümsemesi, onun ay ve gün=eşiyse,

yolda demlenmek, yolculuğa feda, vedûd a geda eylemişse,

Yol da önemlidir, yolcu da önemli, yolculukta önemli, iz ettiğin yola öz değmişse…

*****

Hancılar su dökmez ardından yolcuların, yol uzundur, menzil de,

yolcu çok yolculuk ta çoktur.

Hancısının da, yolcusunun da öznesi birbirinde saklı yolculukların adımlarının tavı,

o yolculuğun ilk adımında bellidir oysa ki….

Dur yolcu, bilmeden gelip bastığın bu toprak diyerekten kabaran kalplerin, üşüyen bedenlerin, ürperen tenlerin tılsımıyla örtülmüştür çoğu zaman yüreğin kefil olduğu yolculuklar, sürsün diye namütenahi ukbaya değin.

*****

Ey sevgili,

Yeminleri sök dudaklarından, sus, suskunluğun armağanın olsun,

Öyle bir iz düşür ki aksine, yüreğinin kefilliği armağan olsun.

Bencileyin iz etmekteyken kem gözlere inat, yolculuğun ilk adımlarında,

Sencileyin nice zaferler gömmüşsün yüreğine, zebunkûş tereddütlerin eritip,

Nâmütenâhi yolculuğumuzu nakşettiğimiz, her gün zevkle oynayacağımız evcilik oyunlarında.

*****

Ey sevgili,

Öznesi benim olduğum tümcelerimin,

sözcüsü senin olduğun sözcüklerinin,

zifirine yatırdığın sır kokulu şiirlerinin

ruşeymine kodladığımız (yarına çıkan yolculuğumuzun) neş’esindeyim…

*****

Ey sevgili,

Kristalleşmiş gözyaşlarının iz ettiği yanakların dökülmüş önüne,

El değil, kol değil, nice can kırıklarını gizlediğin yenine.

Suskunluklarını armağan ettiğin nice hır çıkarıcı vaveylalarda,

Dudaklarını bükmüşsün, konuşmamaya inat, toz pembe yarınlar adına…

Ey Sevgili,

Gözbebeklerimin içine doğmuş güneşin gün=eşi olmak için,

Söz tutmaktasın yüreğini kefil koyarak bir ömürlük yürünecek

Arnavut kaldırımlı taş sokaklarımızda…

Ey Sevgili,

Ben mor bulutların altında erguvan ağaçlarını sayarken bu kutsal yolculukta,

Sen se, rûyalarında vedûd ikliminde mündemiç kalbinin rikkatinin dikkatindesin.

Sen yürümekteysen bu kutsal yolculukta, bilâ tereddüt, billahi yürüyemesem de sürüneceğim.

Yazı Sözlüğü:

Vedûd: İlahi aşkın maşukla ilişkisi, sevginin en zirve noktası.

Menzil: Ulaşılması düşünülen nihai nokta, varış yeri.

Nâmütenâhî: Sonsuz, bitme bilmez

Ukbâ: Ahiret

Zebunkûş: Acımasızlık, gaddarlık, zulüm

Ruşeym: Tohumun özü

Vâveylâ: (Acıların etkisiyle) yüksek sesle haykırmak

 

Mündemiç: Yer alma, yer bulma, yer etme

Rikkat: İncelik, şefkatli merhamet 

Not:

Bu yazı, https://www.bilgiagi.net, https://www.bilgievreni.com, https://www.gazetecanik.com, https://www.kamudanhaber.com, https://www.siyasalforum.net, https://www.ahmetfidan.com ile, Halkın Sesi, Gazete Canik vb. kağıt bası gazetelerde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

 

Çöpe Attıklarını Çöpten Boşaltabilmek Yürek İster!

 

Serdar Ortaç benimle aynı yıl dünyaya geldi. 1995 li yıllarda, yani Ortaç’ın çıkış yaptığı yıllarda doğrusu onu hiç sevmemiştim. Çünkü Ortaç herkesin dilindeydi. Bense herkesin dilinde olandan hep kaçmışımdır. Neticede bu arkadaş sadece sanatçılığıyla değil söz yazarlığı ve besteleriyle de ağırlığını ve derinliğini ortaya koydu.

Ben şahsen Serdar Ortaç’ı söz yazarlığı ve derin ve çarpıcı besteleri yaygınlaştıkça kabul etmeye başladım. 2000 li yıllara gelindiğinde artık Ortaç Sezen Aksu gibi kendine özgü bir ekol olmuştu. Aşağıdaki dizeler ise bilindiği gibi, onun 2010 yılındaki yine herkesin dillerinde dolaşan şarkı sözleridir.

Seni Çöpe Atacağım Poşete Yazık

Bir sigara yakacağım ateşe yazık

Aşk, gidene acımak mı? / Bu yükü taşımak mı?
(daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , ,

Ocak 9th, 2011 | in Pazar Yazıları, Toplum, Yaşam | 7 tane yorum
  

Üç Nokta Tek Noktayı Siler!

Üç Nokta Tek Noktayı Siler! Pekiii, Üç Noktayı Ne Siler?

İmla kurallarından noktayı ve üç noktayı yazacak değilim elbet.

Yıllarca Türkçe derslerinden “gına” gelmiştir nasılsa herkese… Hoş gına da gelse hala kimse doğru kullan(a)maz ya! O ad ayrı mesele.

Noktanın cesur, erkeksi ama yalancı, virgülün çekingen, kadısı ama akıllı olduğunu söylememe gerek var mı bilmem. Ama noktayla virgülün baş başa verip noktalı virgül suretinde arzı endam etmeleri başlı başına bir “arada kalma”dır.

Geçenlerde sosyal paylaşım sitelerinin birinde bir soru attım zihinlere.

“Güvenmemek mi zaaf, güvenmek mi yoksa arada kalmak mı?” diye. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , ,

Aralık 18th, 2010 | in Pazar Yazıları, Psikoloji, Yaşam | 4 tane yorum

Sevgi Aşktan BÜ-YÜK-TÜR

Coşku, adrenalin, risk, macera, giz, tehlike, işkence, esaret, yasak, günah, cesaret, gözyaşı, beyin karıncalanması, hastalık, ayıp, fütursuz kahkaha, sarhoşluk, ızdırap, cinsellik, başdönmesi, çile, uçmak, kıvranmak, hayal kırıklığı, özlem, zarar, rezalet, çılgınlık vb. bir yığın sözcükler veya durumlarla üst üste getirilEBİLECEK şeydir AŞK.

Aşkın aslında en iyi yönü, geçici olmasıdır. Aksi takdirde, şu koca (bir açıdan da minnacık) dünyada dirlik ve düzen diye birşey kalmazdı. Süfli  aşkın geçiciliği bu yönüyle nimettir aslında hayatımızda.

Bunca olumlu ve olumsuz yanları olan sözcüğün bileşiminden oluşan aşk, yaz yağmuru veya kış güneşi gibi ne kadar lezzetli iken, onun bitişinin verdiği elem veya ızdırapsa bir o kadar (daha&helliip;)

Etiketler: , , , ,

Mayıs 23rd, 2010 | in Psikoloji, Yaşam | 2 tane yorum

Esaret Cenderesi

Cendere sözcüğünü oldum olası sevmem. Sözcüğü duymak bile beni içine çeker, terlemeye, bunalmaya başlarım. Oysa ki, hayat daima seçenek sunar ya bize,  en kötü seçenekler bile en az iki tercih sunar. Ama cendere seçeneksizliktir.

Esaretin bir ucu manevi aşk, bir ucu maddi aşk. Bunları ayrı ayrı ele almak gerek. (daha&helliip;)

Etiketler: , , , , , , ,